2000 EYLÜL İhlal Raporu

YAŞAMA HAKKI

FAİLİ MEÇHUL CİNAYETLER/ŞÜPHELİ ÖLÜMLER

Aslen Diyarbakırlı olan Şeyhmus Dur adlı şahsın, askerlik yaptığı sırada girdiği psikolojik bunalımı atlatamayarak 2 Eylül 2000 günü TEM otoyolu üzerindeki viyadükten atlayarak intihar ettiği belirtildi. Şeyhmus Dur'un ağabeyi Fatih Dur, kardeşinin 1992'de askerde gördüğü baskılar nedeniyle psikolojisinin bozulduğunu ve sürekli tedavi gördüğünü söyledi. Fatih Dur "kardeşim kendisine düşman gözüyle bakıldığını, bir astsubayın da kendisini sürekli teröristlikle suçladığını ve dövdüğünü söylüyordu" dedi.

9 Eylül 2000 günü Yalova'nın Altınova ilçesinde yarı gömülü bir erkek cesedi bulundu. Yapılan incelemeler sonucu kısmen çürümüş cesedin Azerbaycan uyruklu Tahir Bağırov'a ait olduğu belirlendi.

11 Eylül 2000 günü İstanbul Küçükçekmece Kanarya Mahallesi'nde çöpçüler tarafından çuval içinde kimliği belirsiz bir kadın cesedi bulundu.

11 Eylül 2000 gecesi İstanbul'un Fatih ilçesi Koyunbaba Parkı'nda tartıştığı bir kişinin silahlı saldırısına uğrayan Kahraman Kurumuş, hayatını kaybetti.

12 Eylül 2000 günü Konya'nın Zafer Caddesi'nde otobüs bekleyen Murat Deniz, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin bıçaklı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

13 Eylül 2000 günü İstanbul Kocamustafapaşa tren istasyonu yakınlarında kimliği belirsiz bir kadın cesedi bulundu.

20 Eylül 2000 günü İstanbul Avcılar'daki Firuzköy Gölyeri piknik alanında, kimliği belirsiz bir kadın cesedi bulundu.

24 Eylül 2000 gecesi İstanbul Fatih'te evine gitmekte olan M. Orhan Şahin, kimliği belirsiz kişilerin silahlı saldırısı sonucu hayatını kaybetti.

27 Eylül 2000 günü Gölcük İkmal Bakım Komutanlığı'nda görevli Astsubay İlhami Kızmazcan'ın cesedi Yalova-Bursa karayolu yakınlarında bulundu. Kızmazcan'ın beylik silahı ile başına iki el ateş edilmesi sonucu öldüğü ve çevrede yedi mermi kovanı bulunduğu belirtildi.

28 Eylül 2000 günü çalıştığı lokantadan para çaldığı gerekçesiyle Büyükçekmece Adliyesi'ne çıkarılarak tutuklanan Zekeriya Mesut Kalataş'ın, elleri kelepçeli olduğu halde adliye binasının dördüncü katından atlayarak "intihar" ettiği bildirildi.

28 Eylül 2000 akşamı Balıkesir'de eşiyle çalıştığı köfteci dükkanında silahlı saldırıya uğrayan Celil Tosun, hayatını kaybetti.

İstanbul Gaziosmanpaşa Belediyesi'nde görev yapan Dr. Gürkan Ceylan'ın cesedi, 30 Eylül 2000 günü Eminönü Deniz Otobüsleri iskelesinde bulundu.

Sakarya/Sapanca'ya bağlı Uzunkum mevkii ormanlık alanında cinayet işlendiği ihbarı üzerine olay yerine giden jandarma, kendi kullandığı araçtan indirilip başına tek bir kurşun sıkılarak öldürülmüş bir erkek cesedi ile karşılaştı. Yapılan incelemede öldürülen kişinin Sakarya'nın Hendek ilçesi İkbaliye köyü nüfusuna kayıtlı 50 yaşındaki Hasan Kalk olduğu anlaşıldı.

YERİNDE İNFAZ ve İŞKENCE İLE ÖLÜM

Sivas Koyulhisar'da "ormanda kaçak ağaç kesmek" suçundan dört ay kesinleşmiş hapis cezası bulunan Yılmaz Özcan, kendisini yakalamaya gelen jandarmaların açtığı ateş sonucu hayatını kaybetti. Özcan'ın kafasına isabet eden kurşunla öldüğü belirtildi.

Denizli'de, Fatma Yargıcı adlı kadını öldürdüğü iddiasıyla gözaltına alınan Abdurrahman Özcan adlı şahsın, ifadesi alınmak üzere götürüldüğü Emniyet Müdürlüğünde, 8 Eylül'de'intihar' ettiği öne sürüldü. Özcan'ın parmak izi alınmak üzere teknik büroya götürüldüğü sırada Emniyet Müdürlüğünün üçüncü katında, açık olan cama koşarak aşağıya atladığı iddia edildi.

16 Ağustos 1999 günü Van Cumhuriyet Caddesinde işportacılık yaparken, polis tarafından dövülerek öldürüldüğü iddia edilen Şaban Çadıroğlu'nun ölümü üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, sorumlular hakkında henüz bir dava açılmadı. Dosyanın hazırlık aşaması bitmesine rağmen Van Valiliğinde bekletildiği kaydedildi. Çadıroğlu'nun avukatı Abdulmenaf Kıran, Çadıroğlu'nun öldürülmesinden bir ay sonra, Van Cumhuriyet Başsavcılığı'nca bir rapor hazırlanarak soruşturma başlatılması için Valiliğe gönderildiğini, ancak Memurin Muhakematına Dair Kanunu Muvakkat gerekçe gösterilerek soruşturma açılmadığını söyledi. Kıran, soruşturmanın akıbeti hakkında Valiliğe başvurduğunu ancak konu hakkında kendisine bilgi verilmediğini de sözlerine ekledi.

ÇATIŞMALARDA ÖLEN VE YARALANANLAR

Olağanüstühal Bölge Valiliği verilerine göre Mardin kırsalında 5 PKK'lı; Bingöl kırsal alanlarında 1 güvenlik görevlisi ve 5 PKK'lı; Hakkari ve Muş kırsalında 2 PKK'lı; Tunceli kırsalında da 4 PKK'lı çıkan çatışmalarda hayatlarını kaybederken, Bingöl kırsal alanında çıkan çatışmalarda 2 güvenlik görevlisi de yaralandı.

Kars Kağızman kırsalında taşlarla çevrilmiş bir yükseltinin açılması sonucu naylona sarılı 4 erkek cesedi bulundu. Cesetlerin PKK'lı militanlara olduğu yolunda haberler basında yer aldı.

SİVİLLERE YÖNELİK EYLEMLER

İstanbul Bağcılar'da bir kuru temizlemeciye; Kağıthane'de Ziraat Bankası Şubesi'ne; Merter'de Halk Bankası Şubesi'ne; Esenler'de Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü'ne ait bir otobüs ile Esenler Ekipler Amirliği'ne ait polis minibüsüne bomba atıldı.

Kars'ın Digor ilçesine bağlı Başköy'de devriye gezen güvenlik güçlerinin bir okul bahçesinde buldukları bombanın patlaması sonucu jandarma erler Yunus Cesur, Selim Yıldırım ve Engin Düzavcı olay yerinde ölürken, jandarma er Erkan Güler yaralandı.

KİŞİ ÖZGÜRLÜĞÜ

KAÇIRMA/KAYIPLAR

Ürdün asıllı olup Konya Selçuk Üniversitesi'nde öğrenim gören Muhammed el-Dabbas'ın eşi, MAZLUMDER Konya Şubesi'ne başvurarak, kocasının 27 Eylül 2000 tarihinden itibaren kayıp olduğunu bildirdi. Kimliği belirsiz kişilerce, bir süreden beri takip edildiği belirtilen el-Dabbas'ın, belirtilen tarihte ekmek almak amacıyla çıktığı evine bir daha dönmediği kaydedilerek Savcılığa da başvuruda bulunuldu. Bir hafta sonra el-Dabbas'ın Ürdün'e kaçırıldığı öğrenildi.

CİNSEL TACİZ/TECAVÜZ

İskenderun Emniyet Müdürlüğü'nde C.S. ve D.P.'ye işkence yaparak tecavüz eden biri kadın dört polis hakkında açılan davanın İskenderun Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen son duruşmasında, Çapa Tıp Fakültesi Psiko-Sosyal Travma Merkezi'nden gelecek olan raporun beklenmesine karar verildi.

Çankırı eski Valisi Ayhan Çevik'e yönelik suikast olayına karıştığı iddiası ile yargılanan Lale Açık'a işkence yaptıkları ve tecavüz ettikleri iddiasıyla Tokat Terörle Mücadele Şubesi polisleri hakkında soruşturma başlatıldı. Tokat Cumhuriyet Başsavcılığı'nca yürütülen soruşturmaya Açık'ın işkence izlerini gizleyen 2 doktor da dahil edildi.

İŞKENCE/İŞKENCE İDDİASI

Gasp suçlamasıyla Diyarbakır 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanan Talha Erkan, Mehmet Kırşehirli ve Hacı Muhacir adlı polisler, ifadelerinin işkenceyle alındığını belirttiler. Sanık polislerden Talha Erkan, meslektaşlarının kendi hazırladıkları tutanağı okumadan imzalamasını istediklerini söyledi. Erkan, "Aksi taktirde Hizbullahçı Edip Gümüş ve Cemal Tutar'a yapılan muamelenin bana da yapılacağı söylendi. Ben de bir an önce mahkemeye çıkmak için imzaladım. Bana işkence yapıldı. İfadeyi kabul etmiyorum, suçsuzum" dedi. Mesut Nemutlu adlı şahsın evine ruhsatsız silah arama bahanesiyle gece baskını yaptıkları ve arama sırasında 300 milyon lira çaldıkları iddiasıyla yargılanan sanık polisler hakkında mahkeme heyeti, tutuksuz yargılama kararı verdi.

İstanbul Barosu CMUK Servisi Avukatı Birgül Sönmez, F tipi cezaevlerini protesto ederken gözaltına alınanlardan Nimet Arslan'ın kafasının, avukatların yanında duvara vurulduğunu söyledi. Sönmez, "Arslan'ın kafa filmi çekildi ve travma bulunduğuna dair rapor verildi" dedi.

Adıyaman'da emniyette sorgulanan ve vekili olduğu sanığa "Sana işkence yapıldı mı" diye soran Avukat Mustafa Alkayış, Asayiş Şube Müdürlüğünde görevli polislerce dövüldü, cep telefonu kırıldı. Olaya tepki gösteren Adıyaman Barosu Başkanı Yusuf Yetiş, avukatların can güvenliği sağlanana kadar Emniyet Müdürlüğü ve karakollardaki ifade almalarda bulunmayacaklarını açıkladı.

İçel'de, 16 yaşındaki lise öğrencisi M.T.'nin, bir protesto eylemi sonrasında gözaltına alınarak götürüldüğü Emniyet Müdürlüğü'nde işkence, tehdit ve tacize maruz kaldığı ve 3 günlük iş göremez raporu aldığı bildirildi.

İzmir'in Gürçeşme Mahallesi'nde 25 Eylül akşamı yapılan kimlik kontrolü sırasında 'şüpheli şahıs' olduğu gerekçesiyle gözaltına alınarak karakola götürülen iki kardeşe Gürçeşme Polis Karakolu'nda işkence yapıldığı belirtildi. Olay gecesi birlikte gözaltına alınan Murat ve Mehmet Teomete kardeşlerden Mehmet Teomete'nin ifadeleri bazı yayın organlarına şu şekilde yansıdı: "Kardeşimi Gürçeşme Polis Karakolu'na götürmek için arabaya bindirmek istiyorlardı. 'niye gözaltına alıyorsunuz?' deyince beni de arabaya bindirdiler; araba hareket halindeyken aşağı attılar. Daha sonra da durup tekrar arabaya aldılar. Karakolda kötü işkence yaptılar. Durumum ağırlaşınca da Atatürk Eğitim Hastanesi'ne kaldırdılar."

"1 Eylül Dünya Barış Günü" nedeniyle Diyarbakır'da yapılan kitlesel basın açıklamasına yönelik polis müdahalesi sırasında yaralanan Medeni Kaya hastaneye yatırıldı. Bir süre Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören Kaya, polisler hakkında suç duyurusunda bulunacağını söyledi.

İçel Emniyet Müdürlüğünün nezarethanesini teftiş eden İnsan Haklarından Sorumlu Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, gözaltında bulunan Osman Taş adlı şahsa "Burada rahat mısınız?" diye sordu. Bunun üzerine Taş, "Burası birinci sınıf otel ama bize küfür ediyorlar" dedi. Bunun üzerine Yücelen, "Küfürün de insan hakları ihlali sayıldığını" belirterek, yetkililerden bunun bir daha tekrarlanmamasını istedi. Teftiş sırasında, Türkiye'de "Karakollarda işkence yapılıyor imajı var" diyen Yücelen, "Bunlar Türkiye'yi sevmeyen güçlerin ortaya çıkardığı dedikodulardır. Devletimiz işkencenin karşısındadır. Zaman zaman münferit olaylar var." diye konuştu.

Aydın'da 1993 yılında gözaltına alınan Baki Erdoğan'ın işkencede öldürülmesiyle ilgili olarak, 'işkence sonucu ölüme sebebiyet verme' suçundan yargılanan 6 polis için verilen hapis cezasının Yargıtay tarafından bozulması üzerine tekrar görülmeye başlanan davanın 2. duruşması yapıldı. Yargıtay 8. Ceza Dairesi, sanık avukatlarının, Baki Erdoğan'ın epilepsi (sara) hastası olduğu ve bu yüzden öldüğü iddiası üzerine bozma kararı vermesiyle tekrar başlayan yargılamanın son duruşmasında, Adli Tıp Kurumu (ATK) Başkanlığı'ndan gönderilen raporda, eldeki bulgularla Erdoğan'ın epilepsi hastası olup olmadığının belirlenemeyeceği belirtildi.

TKP(ML)/TİKKO davasından tutuklu bulunan Cafer Cangöz, Zübeyde Kayar, Nurettin Kılıçarslan ve Durmuş Kurt'un; kendilerine işkence yapan Ayhan Bektaş, Abdurrahman Kadir Demir, Metin Öztürk, Fatih Harputlu ve Mahir Katırcı adlı polisler hakkında beş yıl önce açtıkları davanın İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen son duruşmasına da sanık polisler gelmedi. Beş yıl içerisinde hiçbir sanığın hakim karşısına getirilemeyişine mağdur vekilleri tepki gösterdi.

İstanbul Beşiktaş'ta 4 Ağustos 1995 tarihinde postaneye giderken gözaltına alınan ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde 13 gün boyunca gördüğü yoğun işkenceler sonrası bir kolu felç olan Gülderen Baran, 6 yıl sonra işkencecilerle yüzleşti. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan duruşmaya işkence sonucu sağ kolunun felç kaldığına dair Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunca rapor verilen Gülderen Baran ile avukatları Gülizar Tuncer ve Ergin Cinmen'in yanısıra sanık polislerden Komiser Mustafa Tamer Paylaşan, Yakup Doğan ve Metin Şenol ile avukatları İlhami Yelekçi katıldı.

İ.Ü Çapa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, "yazdıkları raporlar yüzünden soruşturmaya uğrayan, görev yerleri değiştirilen doktorların sayısı az değildir. Bu nedenle bir kısım hekimler korkudan işkence tanısı koyamıyorlar. İşkence tanısı koymak bir yana, travmatik bulguları bile raporlarında belirttiklerinde, değişik baskılara maruz kalıyorlar" dedi. "Umut davası" nın sanıkları Ferha Özmen ile Necdet Yüksel'in gözaltında işkence gördükleri için psikiyatri tedavisi görmeleri gerektiği yönünde daha önce rapor hazırlayan Fincancı, işkencenin önlenebilmesi için toplumsal bir iş bölümünün gerekli olduğunu kaydetti.

Gözaltındaki Alpaslan Yelden'e işkence yaparak ölümüne neden oldukları iddiasıyla İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 5 ile 20 yıl arasında değişen ağır hapis cezası istemiyle yargılanan ikisi başkomiser 11 polis hakkında açılan idari soruşturma tamamlandı. Soruşturmayı yürüten Emniyet Genel Müdürlüğü müfettişleri polisleri suçlu buldu. Müfettişler, sanıkların bir ile iki yıl arasında meslekten uzaklaştırılmalarını isterken raporlarını da İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına ilettiler.

Sendikacı Süleyman Yeter'in gözaltında ölümüyle ilgili davada tanık olarak dinlenen Erol Elmas, Yeter'in gözaltında işkence gördüğünü söyledi. Kolları tutmadığı halde yeniden sorguya alınan Yeter'in montunun hücrede kaldığını ifade eden Elmas, "Yeter geri getirilmeyince oradaki polise Yeter'in montunun burada kaldığını söyledim. Polis de bana artık mont lazım değil dedi." şeklinde konuştu. Elmas bu sözü söyleyen ve mahkemede dinleyiciler arasında oturarak duruşmayı izleyen polisi de teşhis etti. İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Yutar ve Erol Erşan da katıldılar.

Diyarbakır'da 1995 yılında gözaltına aldıkları 6 kişiye işkence yaptıkları iddiasıyla halen Ankara Emniyet Müdürlüğü Mali Şube Müdürü olarak görev yapan dönemin Terörle Mücadele Şube Müdürü Ramazan Sürücü 'nün de aralarında bulunduğu 18 polis memurunun, ''gözaltındaki sanığa suçunu söyletmek için işkence yapmak, efrada sui muamelede bulunmak ve adli görevi ihmal'' suçlamasıyla yargılanmalarına Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam edildi. TCK'nun 243, 245 ve 230. maddeleri uyarınca 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanan polis memurları Ramazan Sürücü, Haluk Bayram Deniz, Hasan Koçak, Nebil Alpaslan, Gıyasettin Özturan, Mustafa Bölük, Cafer Ongün, Şevki Taşçı, Yusuf Ziya Evran, İhsan Kara, Recep Kaplan, Tevfik Işık, Ömer Uslu, İbrahim Uçar, Numan Çakır, Ekrem Korkmaz, Mahmut Yılmaz ve Orhan Çerçi duruşmaya katılmadı.

"Umut operasyonu" kapsamında tutuklanan şahısların yargılanmasına Ankara 2 Nolu DGM'de devam edildi. Tutuklu bulunan şahısların işkence iddialarını değerlendiren İÜ Çapa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı, Ferhan Özmen ve Necdet Yüksel'in bir üniversite hastanesinde nöroloji ve psikiyatri yönünden yapılacak değerlendirmelerle, haklarında mevcut bulgular ışığında kapsamlı bir adli rapor düzenlenmesinin uygun olacağı yönünde görüş bildirildi. Söz konusu kurum adına bildirilen görüşün altına imza atan Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Ankara Adli Tıp Kurumu'nun sanıklar hakkında herhangi bir darp veya yara izi olmadığı yönündeki raporunu da yeterli bulmadı. Duruşmada, Savcı Hamza Keleş yeni bir adli rapor hazırlanması talebinde bulunan İÜ Çapa Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında suç duyurusunda bulunurken savunma avukatları, Savcı Keleş'in işkence iddialarını araştırmak yerine Prof. Dr. Fincancı hakkında suç duyurusunda bulunmasına tepki gösterdiler. Av. İbrahim Ceylan, müvekkilleri Ferhan Özmen ve Necdet Yüksel'in yeniden muayene edilmelerinin mahkemece uygun görüldüğünü ancak bunun Eskişehir'deki Devlet Hastanesinde yapılmasının doğru olmayacağını ifade ederek, "İmkanları kısıtlı Eskişehir'deki bir devlet hastanesinde bu işkence olayının ortaya çıkmaması isteniyor" dedi. Ceylan Mahkeme Başkanı'nın tutukluların işkence gördüklerine dair ifadelerini zapta geçirmediğini ifadelerin zapta geçirilmesi için ciddi tartışmaların yaşandığını da belirtti.

ÇEŞİTLİ AMAÇLARLA YAPILAN BASKI VE TEHDİTLER

Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde öldürülen Ümit Altıntaş'ın mezarı başındaki gösteriler dolayısıyla gözaltına alınanlardan 20 kişi, İHD İstanbul Şubesi'nde düzenledikleri basın toplantısında, gözaltında tacize uğradıklarını ve ölümle tehdit edildiklerini anlattılar.

Ankara Polatlı'da 20 Eylül günü gözaltına alınan Eğitim-Sen üyesi öğretmen Haydar Polat, gözaltında iken güvenlik güçlerinin kendisine ajanlık teklifinde bulunduğunu söyledi.

Şırnak'ta evinde "silah ve el bombası" bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınan HADEP Şırnak İl Başkanı Resul Sadak ve HADEP'li 10 yöneticiyle görüşen avukatları, müvekkillerine gözleri kapalı ifade imzalatılmaya çalışıldığını belirttiler.

GÖZALTILAR

ADANA: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 3 kişi; Ulucanlar katliamını protesto eden 6 kişi;

AĞRI: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 19 kişi;

ANKARA: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 11 kişi; düzenlenen "huzur" operasyonlarında durumları şüpheli görülen ve kimliksiz olan toplam 1133 kişi; bildiri dağıtan 5 EMEP'li; F tipi cezaevlerini protesto amacıyla TBMM'ye yürümek isteyenlerin 100'ü; Polatlı'da Eğitim-Sen üyesi Haydar Polat; Hacettepe Üniversitesinde Nazım Hikmet'in vatandaşlık hakkının iadesi için imza toplayan 2 SİP'li ;

ANTAKYA:Gazeteci-Yazar Murat Altınöz;

BİTLİS: Adilcevaz'da 113 mülteci;

DİYARBAKIR: HADEP il binasına yapılan baskında Mehmet Çetin, Hanifi Yatmış, Mehmet Çelik, Mehmet Özdemir, Orhan Ekinci, Bismil İlçe Başkanı Nedim Biçer ve İlçe Sekreteri Latif Kandemir ile Nuri Çalan ve Aziz Demir;

EDİRNE: Yunanistan'a gitmek isteyen 66 mülteci;

ERZİNCAN: Gece evlerine düzenlenen baskınla İbrahim Turan, Şükrü Okumuş, Aydın Kaya, Suavi Okumuş ve Nazım Nasuhbeyoğlu adlı şahıslar;

ERZURUM: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 13 kişi;

ESKİŞEHİR: Başbakan Bülent Ecevit'in seslendiği kalabalıktan "açız" diye bağıran adı açıklanmayan bir kişi;

GAZİANTEP: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 14 kişi;

HATAY: İskenderun'da gece yarısı evlerine düzenlenen baskınla MGV İskenderun Şube Başkanı Mehmet Çete, Cemre Kitapevi sahibi Necati Tanyeri, Binevler Camii İmamı Abdullah Bayraktar ve Fikri Oğuz adlı şahıslar;

ISPARTA: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 13 kişi;

İSTANBUL: "Barış ve Demokrasi İçin El Ele Mitingi" amacıyla bir araya gelen İHD, EMEP, ÖDP, HADEP, DBP ve KESK yöneticisi 12 kişi; Kartal'da bildiri dağıtmak isteyen SİP üyesi 7 kişi; Bağcılar'daki Karanfiller Kültür Sanat Merkezi'ne düzenlenen baskın sonucu 3 kişi; Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde öldürülen Ümit Altıntaş'ın mezarı başındaki gösteriler dolayısıyla 150 kişi; Gebze Cezaevi'ne eşini ziyarete giden Ayfer Kızılay ve oğlu Mehmet Can (4); çeşitli yerlerde gerçekleştirilen operasyonlar sonucu toplam 162 mülteci; Bağcılar Adliyesi önünde basın açıklaması yapmak isteyen PSAKD Genel Başkanı Ali Balkız; F tipi cezaevleri karşıtı gösteriler dolayısıyla toplam 201 kişi (27'si avukat); Kazım Karabekir İHL önünde çocuklarının okula alınmamasını protesto eden velilerin 17'si; HADEP Tuzla eski yöneticisi Cemal Kılıklı; Gebze'de Mustafa Saraç adlı şahsın evinde dini sohbete katılan 11 kişi; Beyoğlu Belediyesi'nde greve çıkan işçilerden 2'si; Kadıköy İskelesi önünde 12 Eylül darbesini protesto eden 50 kişi; evine düzenlenen baskınla Ayşe Gülen Halk Sahnesi oyuncusu Yekta Acar; gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 21 kişi; 2000 Yılı Dünya Kadın Yürüyüşü Türkiye Koordinasyonuna üye kadınlardan 50 si; Maya Gazetesi çalışanı 2 kişi;

İZMİR: "Şüpheli" oldukları gerekçesiyle 105 kişi; evlerine düzenlenen baskınla Şadiye Akçay, Nigar Ekti ve Semra Doğan adlı HADEP'li kadınlar; gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 18 kişi;

KAHRAMANMARAŞ: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 15 kişi;

KARABÜK: Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nu protesto eden N.D ile R.D;

KAYSERİ: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 15 kişi;

KOCAELİ: Düzenlenen "huzur" operasyonlarında 211 kişi;

KONYA: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 16 kişi; "Dünya Barış Günü" dolayısıyla HADEP il yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 29 kişi;

MALATYA: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 27 kişi;

MARDİN: Evine düzenlenen baskınla Mahmut Aksoy (65);

MERSİN: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 25 kişi;

MUĞLA: Bodrum'da sürat motoruyla Yunanistan'a kaçmak isteyen 18 mülteci;

MUŞ: "Dünya Barış Günü" dolayısıyla toplanan HADEP'lilerin 70'i;

SAMSUN : F tipi cezaevlerini protesto etmek isteyen tutuklu yakını 13 kişi;

ŞIRNAK: Araçlarında silah bulunduğu gerekçesiyle Şırnak İl Başkanı Resul Sadak'ın da aralarında bulunduğu 11 HADEP yöneticisi;

TEKİRDAĞ: Çorlu'da işten atıldıkları için üç aydır direnen Trakya Deri'den İsmail Salatan ve Ercan Çelik ile Gökoğuz Deri'den Mehmet Hıdır adlı işçiler;

TOKAT: Niksar ilçesi Ardıçlı Köyü Çamiçi Yaylası'nda zikir yapan 30 kişi;

VAN: Gece evlerine düzenlenen baskınla, "Malatyalılar Grubu" üyesi olmakla suçlanan 12 kişi; "Dünya Barış Günü" dolayısıyla basın açıklaması yapmak isteyen HADEP'lilerin 27'si; Gürpınar ilçesinde 8 Özbekistan'lı ve 102 Irak'lı mülteci gözaltına alındı.

TUTUKLAMALAR

İstanbul'da F tipi cezaevlerini protesto edenlerin 11'i; Tokat'ın Niksar ilçesi Ardıçlı Köyü Çamiçi Yaylası'nda bir grupla zikir yapan Ahmet Balaban; Mardin'de evine düzenlenen baskınla gözaltına alınan Mahmut Aksoy (65); Şırnak'ta araçlarında silah bulunduğu gerekçesiyle HADEP İl Başkanı Resul Sadak'ın da aralarında bulunduğu 11 parti yöneticisi tutuklandı.

CEZAEVLERİNDE YAŞANAN OLAYLAR

Diyarbakır E Tipi Cezaevi'ndeki siyasi tutuklular, görüşlerin kısıtlandığını belirttiler.

Ümraniye Cezaevi'nde tutuklu bulunan Hasan Kızılkaya ve Kazım Yılmaz'ın sağlık durumlarının her geçen gün kötüye gittiği bildirildi.

Uşak Kapalı Cezaevi'nde bulunan kalp hastası Özgür Deniz, hastanede kendisine hakaret edip sedyeden yere düşürdüğünü iddia ettiği Dr. Ahmet Salman'ı, Uşak Tabipler Birliği'ne şikayet etti.

Uşak Cezaevi'nde bulunan kadın tutuklu ve hükümlülerin, muayene odalarında askerler bulundurularak tedavilerinin engellendiği kaydedildi.

Buca Cezaevi'nde bulunan siyasi tutuklu ve hükümlüler, yakınları aracılığıyla yaptıkları açıklamada; "Buca hapishanesi idaresi saldırgan ve keyfi tutumunu sürdürüyor. Hiçbir hapishanede uygulanmayan, her kapı çıkışında üst araması dayatması yüzünden aile görüşüne, avukata, doktora, hastaneye ve banyoya çıkamıyoruz. Doktora ve hastaneye çıkamadığımız için ciddi sağlık problemlerimiz ileri düzeye ulaştı" dediler.

Çanakkale E Tipi Cezaevi'ndeki siyasi tutuklulara bütün girişimlere rağmen Hepatit-B taraması yapılmadığı belirtildi. Üç aydır Hepatit-B taraması yaptırmak için çaba gösteren tutukluların, cezaevi idaresi ile görüşmelerine ve yazılı başvurularda bulunmalarına rağmen halen olumlu yanıt verilmediği kaydedildi.

Sağmalcılar Cezaevi'de 6 yıldır tutuklu bulunan Veli Şimşek'in gözaltında gördüğü işkenceler nedeniyle bozulan sağlık durumunun ciddiye alınmadığı, teşhis yapılmadan tedavi edilmeye çalışıldığı belirtildi. Doktorların "elimizden bir şey gelmez" diyerek Şimşek'i ölüme terkettikleri kaydedildi.

Elazığ E Tipi Cezaevi'nde tutulan Hizbullah davası tutuklu ve hükümlülerinin yakınları İHD Elazığ Şubesine başvurarak gardiyanların kendilerine baskı yaptıklarını söylediler.

Bingöl Özel Tip Kapalı Cezaevi'nde tutulan tutuklu ve hükümlüler MAZLUMDER'e başvurarak, "A Takımı" diye adlandırılan gardiyan grubunun baskılarına maruz kaldıklarını bildirdiler.

Mersin E Tipi Kapalı Cezaevi'nde Derviş Orhan adlı siyasi tutuklunun, ziyaretçilerin kendisiyle görüştürülmemesi ve şahsına gelen eşyaların içeri alınmaması nedeniyle bulunduğu koğuşu, yakmaya çalıştığı belirtildi. Orhan'ın, daha sonra baskıları protesto amacıyla ölüm oruncuna başladığı belirtildi.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Sema Pişkinsüt, cezaevlerinden gelen mektuplarda, işkenceden söz edildiğini belirterek, "Hatta şikayet edilen bu kişilerin Adalet Bakanlığı'nın insan haklarıyla ilgili hizmet içi eğitimden geçmiş infaz memurları olmaları da oldukça dikkat çekici" dedi.

Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürlüğü ile Ankara Baro Başkanlığı Arasında Elmadağ Çocuk Cezaevi ve Ankara Islah Evi'ndeki tutuklu ve hükümlülere bazı konularda yardım yapılması amacıyla bir protokol imzalandı. Protokolle ilk etapta bu iki cezaevi, Baro Başkanlığı ve Tevkif Evleri Müdürlüğü arasında oluşturulacak Komisyon tarafından denetlenecek ve buralarda kalan çocuklara hukuki alanda danışmanlık hizmetleri verilecek. Bakan Türk, anlaşmanın Türkiye'de bir ilk olduğunu belirterek, bunun aşamalı olarak diğer cezaevlerinde de uygulanacağını söyledi

Ankara Ulucanlar Cezaevi'nde 26 Eylül 1999 tarihinde yaşanan ve 10 mahkumun öldüğü operasyonla ilgili soruşturmayı yürüten Başsavcı Melih Tarı ile savcılar Ahmet Mutlu, Hikmet Önen, Cabbar Veziroğlu ve Bekir Selçuk, "soruşturmayı gelişi güzel, yanlı ve taraflı yapmakla" suçlandı. Operasyonda yaşamını yitiren ve yaralanan mahkumların avukatları savcılar hakkında görevlerini suistimal ettikleri gerekçesiyle Adalet Bakanlığı'na suç duyurusunda bulundular. Olayın üzerinden bir yıl geçmesine rağmen, sorumlular henüz yargılanmadı. Buna karşılık savcılık, 86 mahkum hakkında 12 bin yıla varan ceza istemiyle dava açmış bulunuyor.

Burdur Cezaevi operasyonunda kepçe ile kolu koparılan ve kopan kolu daha sonra bir köpeğin ağzında bulunan Veli Saçılık'ın tedavisinin engellendiği belirtildi. Olayın ardından Haymana Cezaevi'ne sevk edilen Saçılık'ın tedavi için getirildiği Ankara Numune Hastanesi'nde baskı ve tehdit ile karşılaştığı ileri sürüldü. Bu arada Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Ali Suat Ertosun, Saçılık'a "Son teknoloji ürünü kol" takılacağını söyledi.

CEZAEVLERİNDE ÖLÜM

MLKP örgütü üyesi olduğu iddiasıyla Ümraniye Cezaevi'nde tutuklu bulunan Çiğdem Burgan adlı kadının kendini asarak intihar ettiği ileri sürüldü.

DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ

"Mehmedin Kitabı" adlı kitabın yazarı Nadire Mater ve yayıncısı Hüseyin Semih Sökmen "devletin askeri kuvvetlerini basın yoluyla alenen tahkir ve tezyif etmek" suçundan 12 yıla kadar hapis istemiyle Beyoğlu 2. Ağı Ceza Mahkemesi'nde yargılandıkları davadan beraat ettiler.

Danıştay 2. Dairesi, İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, bir konuşmasında "Sizin isminiz 'vural' mı size 'vurun alın' diyeyim; sizin soyadınız 'savaş' mı da size 'savaşın' diyeyim" şeklindeki sözleri nedeniyle yargılanmasına izin verdi. Erdoğan, TCK'nın 311/1 fıkrasına göre "suç işlemeye alenen tahrik"ten 3 yıldan 5 yıla kadar hapisle yargılanacak.

Yazar Hüseyin Gazi Metin, "İnsan, Tanrı, Dinler ve Alevilik" kitabıyla, TCK'nın 312/2-3 maddesinden yargılandığı davadan beraat etti.

İSTENEN CEZA

Metris Cezaevi'nde İBDA/C'lilerin karıştığı olayları, cezaevinde tutuklu bulunan Burak Çileli ile kurduğu telefon bağlantısıyla CNN Türk'te canlı olarak aktaran M. Ali Birand'a, yaptığı programla "İBDA/C'ye yardım yataklık etmekten" dava açıldı. "Türk Silahlı Kuvvetlerine hakaret etmek, halkı askerlikten soğutmak" gibi suçlamalar nedeniyle daha öncede yargı önüne çıkan Birand, 3 yıl 9 ay ağır hapis cezası istemiyle yargılanacak.

Yazar Vedat Çetin'in 1999 yılında yayınladığı "Yakılan/Boşaltılan Köyler ve Göç" adlı kitabı nedeniyle, Çetin ve Şair Şükrü Erbaş hakkında "Orduya ve emniyet güçlerine hakaret ettikleri" iddiasıyla açılan davaya Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı.

Mardin Kızıltepe'nin HADEP'li Belediye Başkanı Cihan Sincar hakkında, bir İsveç gazetesinde Güneydoğu Anadolu bölgesine "Kürdistan" diyerek "Devletin bölünmezliği aleyhine propaganda yapmak" suçlamasıyla Diyarbakır DGM'de 4.5 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

VERİLEN CEZA

Gazeteci Nurettin Şirin'e, Selam Gazetesi'nin 3-9 Ekim 1999 tarihli sayısında "Satanizm ya da Kemalizm" başlıklı makalesinden dolayı İstanbul 2 Nolu DGM'ce 3 yıl hapis, 120 milyon lira da para cezası verildi. Şirin yazısında, Hz. Muhammed ve arkadaşları hakkında küçük düşürücü konuşma yapan Gülhane Askeri Tıp Akademisi Diştabibi Tuğgeneral Yalçın Işımer'i tenkit etmişti. Nurettin Şirin, yazı ve konuşmalarından aldığı cezalar nedeniyle halen cezaevinde bulunuyor.

Atatürkçü Düşünce Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi Ahmet Saltuk, Samsun eski Valisi Metin İlyas Aksoy'a "Maskeli Atatürkçü" diyerek "görevinden dolayı hakaret ettiği" gerekçesiyle 3 ay 15 gün hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, bu cezayı, 2 milyon 833 bin 333 lira para cezasına çevirdi.

Milliyet Gazetesi yazarı Meral Tamer, iki ayrı yazısında "balık baştan kokar" cümlesiyle eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e hakaret ettiği gerekçesiyle, bir yıl dört ay hapis cezasına çarptırıldı. Bağcılar 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Tamer'in cezası ertelenirken Milliyet Gazetesi Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Eren Güvener'e verilen ceza da 970 milyon lira ağır para cezasına çevrildi.

CEZAEVİNDEN ÇIKAN DÜŞÜNCE MAHKUMU

İHD eski Genel Başkanı Akın Birdal 2 yıllık hapis cezasının son 5.5 aylık bölümünü tamamlayarak Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nden tahliye oldu.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun verilerine göre bugüne kadar ulusal, bölgesel ve yerel düzeydeki yayın kuruluşlarından 75'i "irticai", 67'si ise "bölücü" yayınları nedeniyle ceza aldı. "Bölücü" yayın yaptıkları gerekçesiyle 23 radyoya toplam 7764 gün, "irticai" yayın yaptıkları gerekçesiyle de bazı radyo kuruluşlarına toplam 1590 gün kapatma cezası verildi.

KAPATILAN/TOPLATILAN/YASAKLANAN YAYIN VE ETKİNLİK

Yazar Emine Özkan Şenlikoğlu'nun on yıl önce yazdığı "Burası Cezaevi" ve beş yıl önce yazdığı "Ben Kimin Kurbanıyım" adlı kitapları, İstanbul 6 Nolu DGM tarafından TCK 312/2 maddesi çerçevesinde toplatıldı. "Burası Cezaevi" adlı kitap 25, "Ben Kimin Kurbanıyım" adlı kitap da 6 baskı yapmış bulunuyor.

Fırat'ta Yaşam Gazetesi'nin yayını, imtiyaz sahibi Hasan Buran'ın yürürlükte olmayan TCK'nın 141/5'ten aldığı ceza gerekçesiyle durduruldu.

RTÜK; Show TV'ye dört gün, İnterstar ve Kanal D'ye iki gün, Kanal 7, Kanal E, CINE 5 ve Kanal 6'ya birer gün ekran karartma cezası verdi. Ayrıca, İstanbul'da yayın yapan Açık Radyo'nun 25 gün, Bursa'da yayın yapan Tempo Radyo'nun 3 gün, Hatay'da yayın yapan HTR'nin 7 gün, Tekirdağ'da yayın yapan Radyo Aktif'in de bir gün yayınlarının durdurulmasına karar verdi. Kanal 6'nın yayını, Adapazarı'ndaki gösterilere müdahale eden polisin göstericilere yönelik hareketlerini yavaşlatarak tekrar tekrar 5 dk. 42 sn. süreyle haber olarak verdiği için durduruldu. Buna gerekçe olarak "toplumu şiddet terör ve etnik ayrımcılığa sevkeden ve toplumda nefret duyguları oluşturacak yayınlara, imkan verilmemesi" ilkesi gösterildi.

Devrimci Demokrasi Gazetesi'nin 18. sayısı, Devrim İçin Mücadele Birliği Dergisi'nin 20. sayısı, Özgür Gelecek Dergisi'nin 22. sayısı, Alınterimiz Gazetesi'nin 48 ve 49. sayıları, yayınlanan çeşitli haber ve yorumlar gerekçe gösterilerek toplatıldı.

Milli Eğitim Bakanlığı, içeriğinde Atatürkçülük ve laiklik karşıtı olduğunu öne sürdüğü 69 kitabı daha yasakladı.

12 Mart 2000 tarihinde OHAL kapsamındaki illere girmesi yasaklanan 15 günlük Kürtçe mizah dergisi Pine'nin OHAL'deki okuyucularıyla buluşmak amacıyla çıkardığı Sator Dergisi de OHAL Valiliği tarafından yasaklandı. Pine'nin yasaklanmasının ardından çıkan Zirpine ve Kermeş dergilerinin OHAL'e girişleri de valilik tarafından yasaklanmıştı.

GAZETECİLERE VE YAYIN ORGANLARINA YÖNELIK BASKILAR/SALDIRILAR

Tempo Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Levent Evkuran'ın görevine, Kanal D Ankara Temsilcisi Mehmet Akarca'nın dergide yazı yazmasına izin vermediği için son verildi.

Çanakkale Devlet Hastanesi Başhekimliği, hastane içerisinde gazetecilere görüntü alma yasağı getirdi.

İstanbul'da haber yapmak üzere Kutlu Aktaş İlköğretim Okulu'na giden Yeni Evrensel Gazetesi Muhabiri Özlem Dinler, Okul Müdürü Cengiz Derman'ın saldırısına maruz kaldı. Saldırı sonucu Dinler'in fotoğraf makinesi kırıldı.

İHD İstanbul Şubesi önünde F tipi cezaevlerini protesto etmek amacıyla yapılan oturma eylemini izleyen gazetecilerin bulunduğu yola arabasını yönlendiren polis, Radikal Gazetesi muhabiri Ahmet Şık'ın ayağının ezilmesine neden oldu.

DİN ÖZGÜRLÜĞÜ

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan bir yönetmelikle özel okullarda çalışan müstahdemlere de başörtüsü yasağı getirildi. Yeni yönetmelikte şu ifadelere yer verildi: "Özel okullarda, yönetici odaları, kurucu odası, derslik, laboratuar, yemekhane, kantin ve spor salonu gibi her türlü bina ve tesiste, kurucu, kurucu temsilcisi, yönetici, öğretmen, uzman ve usta öğreticiler, öğrenci ve diğer personel için kılık kıyafet hükümlerine uymak zorundadır"

Rektörler Komitesinde konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr Kemal Gürüz, başörtüsü konusunda üniversitelerden taviz vermemelerini yinelerken, akademik personelin eşlerinin de kılık kıyafet konusunda öğrencilere örnek olması gerektiğini söyledi.

Başbakan Bülent Ecevit, üniversitelerde ve kamu kuruluşlarında uygulanan başörtü yasağını 'kurallara uymak lazım' sözleriyle savunurken, aynı yasağın sürücü kurslarında da uygulanmasına tepki gösterdi. Bu yasaktan daha önce haberi olmadığını vurgulayan Ecevit konuyla ilgileneceğini bildirdi. Sürücü kurslarındaki yasak kapsamında, birçok ilde başörtülülere ehliyet verilmiyor.

Gebze Belediyesi'ni teftiş eden İçişleri Bakanlığı Müfettişlerinin belediyede çalışan başörtülü işçilerin atılması talimatı verdiği, bunun üzerine bütün başörtülü çalışanların derhal işten atıldığı belirtilirken, görev yapan iki memurun ise başlarını açmak zorunda bırakıldıkları ifade edildi.

Kamu Personeli Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı'na "son altı ay içinde çekilmiş, başı ve boynu açık bir fotoğraf yapıştırılacak ve başvuru formu kılavuzda belirtilen kurallara göre doldurulacak" denilerek başörtülülerin bu sınavdan yararlanamayacakları duyuruldu.

KAMU GÖREVLİLERİNE YÖNELİK BASKILAR

YÖK, başörtüsü taktıkları için Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Görevlisi Dr. Fatma Nur Şengil, Harran Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Memuru Ayşe Dilek Çapanoğlu, Atatürk Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr Nuray Nişancı, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Sağlık Kültür Spor Dairesinde görevli hemşireler Sevim Aslan, Seval Demir, Gönül Taşdemir, Döndü Tanır, Necife Kafes, Atatürk Üniversitesi Süleyman Demirel Tıp Merkezi Araştırma Hastanesi hemşireleri Nuray Ceylan ve Arzu İnan'ı kamu görevinden ihraç ederken Kırıkkale Üniversitesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Alev Erkilet Başer'i de doktora tezinde "Devrim Yasaları ve İrticayla Mücadele Yönetmeliği"ne aykırı davrandığı gerekçesiyle kamu görevinden attı.

İzmir Konak Kız İHL'nin Türkçe öğretmeni Günsel Can, başörtülü olduğu gerekçesiyle beşinci kez açığa alındı. Bu arada aynı okulun, sekiz yıllık zorunlu eğitim öncesi 2400 olan öğrenci kapasitesinin 360'a düştüğü belirtildi.

Bursa Mudanya Güzelyalı İmam Hatip Lisesi'nden Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Öğretmeni Saliha Gündüz ile Hasköy İlköğretim Okulu'ndan öğretmen Emine Günaydın, başörtülü oldukları gerekçesiyle memuriyetten atıldılar.

Ankara'da çeşitli okullarda görev yapan Nurşen Orakçı, Nurgül Ulutürk, Sevim Mızrak, İmran Soylu, Nejla Hacıoğlu, Seval İkinci, Sevgi Terzi, Emine Kılıç, Şenay Yaman ve Melek Köşklüdere adlı öğretmenlerin görevlerine başörtülü oldukları gerekçesiyle son verildi.

Şanlıurfa'da çeşitli okullarda görev yapan Derya Bilgiç, Emine Yiğit, Yasemin İzbulan ve Nurcan Direkli adlı öğretmenlerin görevlerine başörtülü oldukları gerekçesiyle son verildi.

ÜNİVERSİTELERDEKİ BASKILAR

Geçtiğimiz yılda olduğu gibi bu öğretim dönemine de üniversiteler başörtüsü yasağı ile başladılar. Tamamı YÖK denetiminde, 70'i aşkın devlet ve özel üniversiteye başörtülü öğrenciler yine alınmadı. Başta İstanbul Üniversitesi olmak üzere, başörtülü öğrencilerin kayıtları dahi yapılmadı. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi'ne, ilk gün, başörtülü öğrencilerin yanısıra küpeli, uzun saçlı-sakallı erkek öğrenciler de alınmadı; öğrencilerin ortak tepkisi üzerine yasak, başörtüsüyle sınırlandırıldı. Marmara Üniversitesi örneğinde olduğu gibi, geçtiğimiz yıl başörtüsünü çıkartarak şapka, bere vb. takan öğrenciler, yeni öğretim yılında bunların yasaklanmasına da tanık oldular. Yeni öğretim yılına İlahiyat Fakülteleri de başörtüsü yasağı ile girdiler. İzmir Dokuz Eylül, Samsun 19 Mayıs, Erzurum Atatürk ve Adana Çukurova üniversitelerindeki İlahiyat Fakültelerinde de başörtülü öğrenciler, kapıdan içeri alınmamaya başladılar. Birçok üniversite önünde yasağa direnen başörtülü öğrenciler biraraya gelerek, protesto gösterilerinde bulundular.

İstanbul Üniversitesi yönetimi, üniversitedeki başörtüsü yasağını protesto etmek için 2 yıl önce eylem yapan ve bu sırada gözaltına alınan 22 başörtülü öğrenci ile onlara destek olan 2 erkek öğrenciyi iki yıl aradan sonra, üstelik öğrenci affına başvurma süresinin dolumundan bir gün sonra okuldan attı.

Meslek Yüksek Okulu ve Açıköğretim ön lisans mezunlarına fakülte yolunu açacak Dikey Geçiş Sınavı'na başvuruları kabul edilip 12 milyon da harç parası alınan başörtülü adaylar sınav salonuna alınmadı.

ORTA ÖĞRETİM KURUMLARINDAKİ BASKILAR

Geçtiğimiz yıllar bazı iller (Bursa İHL) ve derslerle (Milli Güvenlik) sınırlı tutulan İHL'lerdeki başörtüsü yasağı, yeni öğretim yılının açılmasıyla birlikte başta büyük kentler olmak üzere aşama aşama yurt geneline yayılmaya başladı. İstanbul'da Kazımkarabekir, Güngören, Bakırköy, Gaziosmanpaşa Eyüp Anadolu, Bakırköy, Konya'da Mahmut Sami Ramazan, Ankara'da Tevfik İleri, Mamak, Keçiören, Hacıbayram, Polatlı imam hatip liseleri, başörtüsü yasağının yoğun olarak uygulandığı okulların başında yeraldı. Bu okulların birçoğunda yasak, polis zoruyla sürdürüldü. Özellikle İstanbul Kazım Karabekir İHL'deki uygulamalar şiddete dönüştü. Burada okulun etrafını panzer ve keskin nişancılarla kuşatan polis, öğrenci ve öğrenci velilerine zor kullandı. Okul idaresi de öğrencileri okula hapsederek, velileriyle irtibatını kesmeye ve "ikna" etmeye çalıştı. Yasağın uygulanması sırasında onlarca kişi gözaltına alınırken, baskılara dayanamayan Ayşe Sulu ve Meryem Fırfır adlı öğrenciler bayılarak hastaneye kaldırıldılar.

Sekiz yıllık kesintisiz zorunlu eğitimle öğrenci kapasiteleri gittikçe azalan İHL'ler, Milli Eğitim Bakanlığı'nın başörtüsü yasağı ve üniversiteye girişteki sınırlamalar nedeniyle iyice boşalma tehlikesiyle karşı karşıya kaldılar. Tamamı gönüllü insanlar tarafından yaptırılan İHL'lerin bu durumundan faydalanan Bakanlık, İHL'lerin boş dersliklerini çevre okullara tahsis etmeyi hızlandırdı.

YARGILAMALAR

Ortaöğretimde sürdürdüğü başörtüsü yasağı dolayısıyla Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'na "dinsiz Bakan başörtüsünden elini çek" diye pankartlı tepki gösteren Neslihan Dönmez adlı öğrenci, tutuklanarak Karabük Cezaevi'ne konuldu.

Demokraside Birlik Vakfı Başkanı Mehmet Bozdemir, Muğla Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ruhi Fığlalı hakkında, Muğla Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Fığlalı'nın üniversitenin açılış töreninde yaptığı konuşmayla ayrımcılık yaptığını, dini ve manevi değerleri aşağılayarak hakaret ettiğini belirten Bozdemir, "Sayın Fığlalı, bu konuşmasıyla suç işlemiştir" dedi. Suç duyurusunda, Fığlalı'nın başörtüsünü küçümseyerek aşağıladığını ifade eden Bozdemir, şu görüşlere yer verdi: "Bu milletin kadınlarının büyük çoğunluğunun kullandığı, dini ve milli bir kültür değeri haline gelmiş olan başörtüsünü, "Arap ve Acem kültürünün, zevksiz, estetikten uzak görünümlü bir metrelik bez parçası" diyerek küçümsemek ve aşağılamak, tam bir insanlık suçudur. Sayın Cumhurbaşkanı Sezer'in huzurunda yapılan bu konuşma Anayasaya, Ceza Kanunu'na laikliğe, hukuka, insan haklarına, bilime ve bütün evrensel değerlere aykırıdır."

İstanbul'da Tuzla Askeri Ceza Mahkemesi, kılık kıyafet yönetmeliğine aykırı davranış ve emirlerde bulundukları gerekçesiyle yargılanan 18 öğretmen hakkında beraat kararı verdi.

ÖĞRENİM ÖZGÜRLÜĞÜ

Özel Eğitim Rehberlik ve Danışma Hizmetleri Genel Müdürü Ahmet Gül'e, başkanı olduğu Türkiye Din Eğitimi Vakfı tarafından çıkarılan 1999 yılı takviminde hilafetin yüceltildiği, tek parti döneminin eleştirildiği, felsefenin Müslümanları İslam'dan çıkardığının savunulduğu ve Demokrat Parti döneminin yüceltildiği gerekçesiyle, Milli Eğitim Bakanlığı'nca kınama cezası verildi. Bakanlık, bundan hareketle Gül'ü görevden almak istedi ancak Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, "hukuki prensiplere aykırı" diyerek kararnameyi imzalamadı.

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan bir yönetmelikle İHL ve meslek liselerinden diğer okullara yatay geçişler yasaklandı.

Milli Eğitim Bakanlığı, içeriğinde Atatürkçülük ve laiklik karşıtı olduğunu öne sürdüğü 69 kitabı daha yasakladı. Yasaklanan kitaplar arasında Cat Stevens'ın "Yusuf'un Teslim Oluşu" kitabının yanısıra İbretli Kıssalar Dini Hikayeler, Allah'a İnanıyorum, Resulullah'a Göre Ailede ve Okulda Çocuk Terbiyesi, Mucizeler ve Kerametler, Çocuklara Kırk Hadis vb kitaplar bulunuyor.

YÖK Disiplin Kurulu, Kırıkkale Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyoloji Bölümü öğretim üyelerinden Yard. Doç. Dr. Alev Erkilet Başer'e, cumhuriyetin temel ilkelerine aykırı davrandığı gerekçesiyle, kamu görevinden çıkarma cezası verdi.

YÖK, derste Alevilere hakaret ettiği gerekçesiyle Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Görevlisi Saim Arı'nın görevine son verdi. Arı, olayın bir komplo olduğunu belirterek, kendini savunmaya çalıştı.

Görevli olduğu Bingöl Merkez Hariciyeler Köyü İlköğretim Okulu'nun sorunlarını anlatmak üzere İl Milli Eğitim Müdürü Remzi Bozgan'ın yanına giden öğretmen M. Ali Yalçın, müdürün saldırısına maruz kaldı. Saldırı sonucu, Yalçın'ın iki dişi kırıldı ve kendisine 12 gün işgöremez raporu verildi.

ÖRGÜTLENME ÖZGÜRLÜĞÜ

Geçtiğimiz yıl topluca viziteye çıktıkları ve basın açıklaması yaptıkları için haklarında dava açılan Eğitim-Sen Karadeniz Ereğlisi Şubesi'ne üye 126 eğitimcinin yargılanmasına başlandı. Eğitimcilerin 1 ila 3 yıl arasında hapis cezasıyla cezalandırılmaları isteniyor.

Ocak ayında Türkiye genelinde yapılan memur maaş zammını protesto eylemine viziteye çıkarak katıldıkları gerekçesiyle Batman merkezinde görev yapan 46 öğretmenin yargılanmasına devam edildi. Batman Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşma, eksik evrakların tamamlanması gerekçesiyle ileri bir tarihe ertelendi.

Mart ayında Çorum'da yapılan Nevruz kutlamalarına katılan EMEP ve ÖDP üyeleri hakkında dava açıldı. Ankara DGM Savcılığı tarafından hazırlanan ve parti yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 21 kişinin cezalandırılmalarının talep edildiği iddianamede, kutlamalar sırasında atılan "Yaşasın halkların kardeşliği", "Yaşasın Nevruz", "OHAL kaldırılsın, baskılar son bulsun" sloganları suç unsuru olarak gösteriliyor.

KAPATILAN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTÜ

Herhangi bir mahkeme kararı olmaksızın, Vakıflardan Sorumlu Devlet Bakanı'nın isteği doğrultusunda Milli Gençlik Vakfı'nın açık olan toplam 61 şubesi kapatıldı.

SIVIL TOPLUM ÖRGÜTLERINE YÖNELIK BASKILAR/SALDIRILAR

Helsinki Yurttaşlar Derneği'nin Çanakkale'de düzenlemek istediği uluslararası yaz okulu, iki gün faaliyet gösterdikten sonra İçişleri Bakanlığı tarafından kapatıldı. Kapatma gerekçesi olarak, Dışişleri Bakanlığı gösterildi.

İstanbul'da çeşitli kuruluşların gerçekleştirmek istedikleri "Barış ve Demokrasi İçin El Ele Mitingi"ne izin verilmedi.

Tutuklu Aileleri ile Dayanışma Derneği'nin düzenlemek istediği pikniğe, İstanbul Valiliği ve Emniyet Müdürlüğü'nce izin verilmedi.

İstanbul Bağcılar'daki Karanfiller Kültür Sanat Merkezi'ne; MKM'nin merkez binası ve Tarlabaşı şubesine polis baskın düzenledi.

THAY-DER'in tutuklu ve hükümlülerle dayanışma amacıyla Diyarbakır'da açmak istediği resim sergisine OHAL Valiliği izin vermedi.

İstanbul da "kardeşlik ve paylaşım için İstanbul futbol turnuvası" çerçevesinde gerçekleştirilmesi düşünülen ödül töreni ve ödül töreni kapsamında planlanan şölen, İstanbul Valiliğince yasaklandı.

İnsan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi amacıyla Elazığ, Malatya, Bingöl, Sivas ve Erzincan'dan vali, belediye başkanı, cumhuriyet savcısı, jandarma komutanı, öğretim görevlileri ile bazı sivil toplum örgütü temsilcileri ve siyasi parti il başkanlarının katıldığı İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu'nun Tunceli toplantısında, İHD Elazığ Şube Başkanı Cafer Demir, yaptığı konuşma nedeniyle bazı savcı ve valilerin sözlü saldırılarına maruz kaldı.

FP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu'nun partisinin Rize il teşkilatında yapmış olduğu toplantı, polis kamerasıyla kaydedildi. Uygulamaya tepki gösteren Bekaroğlu, polis devleti mantığıyla hareket edildiğini söyledi.

KESK'e bağlı Enerji Yapı Yol Sen üyesi memurların iş bırakma ve yavaşlatma eylemi çerçevesinde Kızılay'a yürümelerine, izinsiz olduğu gerekçesiyle polis tarafından engel olundu.

HADEP İstanbul, Adana, Van, Mersin ve Diyarbakır il örgütleri ile ilçe binaları, 1 Eylül Dünya Barış Günü bildirisinden dolayı Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin talimatı doğrultusunda basıldı. Bazı HADEP liler gözaltına alındı.

SIĞINMA HAKKINA YÖNELİK İHLALLER

Bitlis Adilcevaz'da 113 mülteci; Edirne'de Yunanistan'a gitmek isteyen 66 mülteci; İstanbul'un çeşitli yerlerinde gerçekleştirilen operasyonlar sonucu toplam 162 mülteci; Muğla Bodrum'da sürat motoruyla Yunanistan'a kaçmak isteyen 18 mülteci; Van'ın Gürpınar ilçesinde ise 8 Özbekistan'lı ve 102 Irak'lı olmak üzere toplam 469 mülteci gözaltına alındı.

Edirne İl Jandarma Alay Komutanlığından verilen bilgilere göre sınırı geçerek Yunanistan'a gitmek isterken yakalananların sayısı 1996'da 6.258 iken, bu sayı 1997'de 11.909'a, 1998'de 12.178'e, 1999'da da 17.372'ye ulaştı. Bu yılın ilk 8 ayında ise yakalanan mülteci sayısının 9.952 olduğu belirtildi. Bu mültecilerin insan tacirlerine ödediği para miktarının ise 38 trilyon lira olduğu kaydedildi.

ÇALIŞMA YAŞAMINA YÖNELİK İHLALLER

ÖLENLER: Giresun Görele'de çalıştığı inşaatın asansör boşluğuna düşen İsmail Aydın; Ankara Güdül'de belediyenin kanalizasyon çalışması sırasında göçük altında kalan Ali Rıza Alkan adlı işçi; Mardin Nusaybin'de çalıştığı inşaatın iskelesinin kırılması sonucu Hurşit Akgül adlı işçi; Uşak Belediyesi'nin kanalizasyon çalışması sırasında göçük altında kalan İsmail İçöz adlı işçi; Kayseri'de inşaat işçisi Ali Sarıkaya; Çanakkale'nin Biga ilçesinde çöp aracından düşen Şaban Baş; Sungurlu Kırıkkale arasındaki doğal gaz çalışmaları sırasında 2 işçi; Zonguldak Ereğli'de İsmail Çolak adlı işçi; İzmir'in Karşıyaka ilçesinde Bekir Çetiner adlı işçiler, çeşitli iş kazalarıyla hayatlarını kaybettiler.

İŞTEN ATILANLAR: Malatya'da kurulu Çalık Holding'e bağlı Malatya İplik Fabrikası'nda çalışan 316; Edirne'nin Uzunköprü ilçe Beldiyesi'nde, DİSK'e bağlı Genel-iş Sendikası'na üye 4; Adana'da kurulu Bossa'dan 80; Sivas'da 19 fırından sendikaya üye 320; merkezi İstanbul'da bulunan STFA Cıvata'dan 44; Tarsus'da kurulu Köy-Tür tavukçuluktan 5; Çanakkale'nin Kepez Belediyesi'nden 27; Ankara Altındağ Belediyesi'nden 30; BEDAŞ'a bağlı taşeron firmalarda çalışan 300 işçi işten atıldılar.

YARGI HABERLERİ

Adalet Bakanlığı tarafından yapılan açıklamaya göre son 10 yıl içinde, "irticai faaliyetler" nedeniyle meslekten çıkarılan savcı ve yargıç bulunmazken, 23 savcı ve yargıca uyarma, kınama, yer değiştirme ve aylıktan kesme gibi disiplin cezaları verildi. Bakanlık verilerine göre, bu süre zarfında biri "bölücü faaliyet, 34'ü ise sahtecilik, rüşvet, menfaat temini, meslek onuruyla bağdaşmayan uygunsuz ilişkilere girmek gibi nedenlerden olmak üzere toplam 35 savcı ve yargıç meslekten ihraç edildi.

NTV'deki "gündemdekiler" programına katılan Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk şunları söyledi: "Ulusal güvenlikle ilgili bir kurumumuzdan yazı geldi ve bazı hakimlerin ve adalet müfettişlerinin adları tarikatçılıkla bağlantılı gösterildi. Derhal soruşturma emri verdim. Bir süre sonra başbakanlıktan gelen bir yazıda, bu bildirimin arkasında Türkiye'nin en büyük üniversitesinin rektörünün adının bulunduğu anlaşıldı. Rektöre gidildiğin de hayretler içinde kaldım. Böyle bir yazı yazmadığını anlattı. Şunu söylemek istiyorum. İnsanlarımız arasında çeşitli nedenlerle örneğin bir davayı kaybetmek, bir davada istediği sonucu alamamak gibi nedenlerle ihbarlar olabilmektedir. Hatta irtica odaklarından istemedikleri şekilde karar veren hakimler hakkında birtakım iddiaların iletilmesi olasılığı var. Şimdi bu konuda son derece dikkatli olmalıyız."

Diyarbakır 2 nolu DGM tarafından 18 yıl hapis cezasına çarptırılan ve cezası Yargıtay tarafından onanan itirafçı-korucubaşı Hurşit Uğurlu'nun, hakkında tutuklama kararı olmasına rağmen Şırnak Tümen'inde askerlerin korucubaşlarıyla yaptığı toplantıya katıldığı belirtildi.

Aralarında asker, itirafçı ve korucuların bulunduğu "Yüksekova Çetesi" sanıkları hakkında "adam öldürmek" ve "uyuşturucu ticareti yapmak" suçundan açılan davanın duruşmasına devam edildi. Diyarbakır 4 Nolu DGM'de yapılan duruşmaya Gaziantep Cezaevinde tutuklu bulunan itirafçı Kahraman Bilgiç ile tutuksuz yargılanan 10 sanık katılmazken sanık avukatları ve müdahil vekili Av. Yaşar Altürk hazır bulundu. Yargılanan Albay Hamdi Poyraz mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı. Avukat Yaşar Altürk, uzun süredir mahkemeye ek savunma vermeyen korucubaşı Kemal Ölmez'in tutuklanma şartlarının oluştuğunu belirterek, tutuklanmasını talep etti. İtirafçı Kahraman Bilgiç'in avukatı olan Nevzat Güven, müvekkilinin her konuda devlete yardımcı olduğunu belirterek tutuksuz sanıklar ile müvekkilinin arasında bir fark bulunmadığı için tahliyesini istedi. Mahkeme heyeti korucubaşı Kemal Ölmez'in tutuklanma isteğini reddederek, ek savunma yapması için Hakkari Ağır Ceza Mahkemesine yazı yazılmasına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.

Kamuoyunda "Söylemez Kardeşler Çetesi" olarak bilinen organize suç örgütü mensuplarına "rüşvet karşılığı yardımcı oldukları" iddiasıyla yargılanan İstanbul Eski Emniyet Müdür Yardımcısı Deniz Gökçetin ve Eski Asayiş Şube Müdürü Sedat Demir'in de aralarında bulunduğu 8 sanık, delil yetersizliğinden beraat etti.

AİHM'de kayda geçmiş toplam şikayet başvuruları sıralamasında Türkiye'nin ilk sırada yer aldığı bildirildi. AİHM tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre, Türkiye'den kayda geçmiş toplam dosya sayısı 2661'e ulaştı. Türkiye'yi 1933 dosya ile İtalya, 1365 dosya ile Fransa izliyor. Rusya, 1064 dosya ile dördüncü sırada gelirken, 824 dosya ile Romanya beşinci sırada yer alıyor. Mahkemenin kayda geçirdiği toplam dava sayısının ise 15.107 olduğu belirtildi.

Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde 10 mahkumun ölümü, onlarcasının da yaralanması ile sonuçlanan operasyonla ilgili olarak Türkiye aleyhine Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde (AİHM) dava açıldı. Ayrıca operasyonda yaşamını kaybeden mahkumların aileleri ile yaralanan mahkumlar, İçişleri Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı'na başvurarak bir trilyonu aşan miktarda tazminat talep etmeye hazırlanıyorlar.

İNSAN HAKLARI POLİTİKALARI

Cizreli Cemal Güven adlı şahıs, rızası dışında Rojda isimli 6 yaşındaki kızına Güneş, Berivan adlı 11 yaşındaki kızına da Perihan adının takıldığını belirterek, "Nüfus müdürüne "Berivan'ın sakıncası varsa her TV'de niye şarkısı çalınıyor" diyerek tepki gösterdi. İsimler konusunda sınırlamanın dayandırıldığı 1587 sayılı Nüfus ve Vatandaşlık Kanunu şöyle: "Çocuğun ismini anne ve babası koyar. Ancak, milli kültürümüze, ahlak kurallarına örf ve adetlere uygun düşmeyen veya yasaya aykırı, ya da kamuoyunu inciten adlar konulamaz."

Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan bir genelgeyle, polis ve jandarmanın gözaltına alınan kişilerin doktor muayene odasına girmesi yasaklandı. Başbakanlık İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu tarafından onaylanan genelgenin valiliklere gönderileceği açıklandı.

İnsan hakları ihlallerinin sona erdirilmesi amacıyla Elazığ, Malatya, Bingöl, Sivas ve Erzincan'dan vali, belediye başkanı, cumhuriyet savcısı, jandarma komutanı, öğretim görevlileri ile bazı sivil toplum örgütü temsilcileri ve siyasi parti il başkanlarının katıldığı İnsan Hakları Koordinatör Üst Kurulu'nun "İnsan Hakları Bölge Toplantıları"nın ilki Tunceli'de yapıldı. Toplantıya katılan insan haklarından sorumlu Devlet Bakanı Rüştü Kazım Yücelen, "2001 yılı insan hakları konusunda eğitim seferberliği yılı olacak; 2001 yılı sonunda da Türkiye'de insan hakları ihlali kalmayacak" dedi. Dışarıda bekleyen bazı Tuncelililer ise, kendilerinin dinlenmediğinden yakınarak "Onlar gidecek, biz kalacağız. Nasıl konuşalım?" şeklinde tepkilerini dile getirdiler.

Partisinin Aksaray il teşkilatında konuşan Başbakan yardımcısı Mesut Yılmaz şunları söyledi: "Sadece insanlara karşı şiddet kullanmak, darp etmek insan hakları ihlali değildir. İnsan onurunu çiğneyen herşey insan hakları ihlalidir. Sorunun çözümü için, önce sorunun varlığını kabul etmek gerekir. Kabul etmezsek, dışarıdan birileri gelip bize göstermeye, kabul ettirmeye çalışır. Kendi kendimizle yüzleşmekten, eksikliklerimizi ve yanlışlarımızı açıkça ortaya koymaktan çekinmemeliyiz."

Başbakanlık Takip Kurulu (BTK), son toplantısında, "irticai" ve "bölücü" faaliyette bulundukları iddia edilen memurların durumunu ele aldı ve Kanun Hükmündeki Kararnamenin kapsadığı yasal düzenleme gerçekleşene kadar alınacak önlemleri belirledi. BTK'da haklarında irticai faaliyetlerde bulunduklarına ilişkin istihbarat raporları bulunan memurların kanun çıkana kadar etkin olmayan görevlere atanması veya kızağa çekilmelerinin de gündeme geldiği belirtildi. Bu kapsamda özellikle vatandaşlar ile doğrudan temasta bulunan öğretmen, imam, vakıf çalışanları ve emniyet mensubu gibi devlet görevlileri il ve ilçelerdeki mülki amirlerce yakın izlemeye alınacak.

Adalet Bakanlığı, F tipi cezaevlerine yönelik tepkileri yumuşatmak için hazırladığı Terörle Mücadele Kanunu'nun 16. Maddesinde değişiklik yapılmasına dair kanun taslağı hazırladı. Taslak siyasi tutukluların ortak yaşam alanlarında eğitim, spor, rehabilitasyon ve diğer sosyal ve kültürel faaliyetlere katılmalarına imkan sağlıyor. Adalet Bakanlığı'nın bu kararı almasına neden ise, tek ve üç kişilik hücrelerde kalacak tutukluların psikolojik davranış bozuklukları ile karşı karşıya kalabilecekleri 'kaygısı'. Tasarı, disiplin cezası olmaması koşuluyla, siyasi tutuklulara açık görüş hakkı da tanıyor.

ANAP Genel Başkanı ve Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz, partisinin Başkanlık Divanı toplantısında kurmaylarına son gelişmeleri değerlendirirken çarpıcı açıklamalarda bulundu. Yılmaz askerlerin 28 Şubat kararlarının yaşama geçirilmesi konusunda kararlı olduklarını ve her MGK toplantısında konuyu takip ettiklerini söyledi. Kararname krizinin yaşanmasına neden olan "irticacı" memurlarla ilgili düzenlemeler ve "irticayla mücadele" yasalarının TBMM'den mutlaka çıkacağını vurgulayan Yılmaz "Sivillerle askerlerin çatışmaması için, askerlere 'irtica ve bölücülük konusunda gerekeni yapıyoruz' moralini vermemiz lazım" diye konuştu.

Hükümetin irticayla mücadeleye karşı 'samimiyet testinin ilk sınavı meclis komisyonlarında verilecek. Ortaklar tasarıların görüşüleceği kritik komisyonları muhalif milletvekillerinden temizleyecek. 1 Ekim'de açılacak olan Meclis'te, irticayla mücadele yasalarının görüşüleceği Anayasa, İçişleri, Adalet, Milli Eğitim, KİT ve Plan Bütçe Komisyonları üyeleri titizlikle seçilecek kararname krizi sürecinde hükümete karşı Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in yanında tavır alan milletvekili ve komisyon başkanları yeni dönemde kritik komisyonlarda görevlendirilmeyecek. Hükümet kararları ve parti disiplinine aykırı tutum izleyen milletvekillerine Meclis Başkanlık Divanı ve Komisyonlarda görev verilmeyecek. Koalisyon ortakları, irticayla mücadele yasaları, memur kararnamesi ve Anayasa değişikliklerini sorunsuz geçirebilmek için en büyük değişikliği Anayasa Komisyonunda yapacak. Anayasa Komisyonu'nun Başkanı ANAP'lı Ertuğrul Yalçınbayır, bu kez komisyona alınmayacak.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hüseyin Kıvrıkoğlu ve Danıştay eski Başkanı Erol Çırakman'ın "irtica çıkışlarının" ardından Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk ilginç bir değerlendirme yaptı. ABD'de 1950'lilerde yaşanan "komünist avını" örnek gösteren Türk, bütün memurlara irticacı gözüyle bakmanın devlete zarar vereceğini savunarak "ABD'deki komünist avı gibi, irticacı avı devlete zarar verir" dedi.

İki yıl önce hazırlanan 20 ay Maliye Bakanlığı'nda 2.5 ay da Sayıştay'da bekleyen Çocuk Polisi'nin kuruluşuna ilişkin yönetmelik yürürlüğe girdi.

ABD'de kongreye sunulan "Uluslararası Dini Özgürlükler" raporunun Türkiye bölümünde, Türkiye'de Anayasa ve yasaların din özgürlüğünü garanti altına almasına rağmen uygulamada baskıların söz konusu olduğu belirtildi ve bunlara örnek verildi. Raporun Türkiye bölümünde imam hatip liselerinin kapatılması, başörtüsü yasağı, Türkiye'deki dini azınlıkların sorunları, üniversite ve kamu kurumlarındaki kısıtlamalar gibi inanç ve fikir özgürlüğüne ilişkin baskılara yer verildi. "Müslümanların kamu kurumlarında ve üniversitelerde kılık kıyafet konusunda ateşli bir tartışmanın odağında" olduğuna değinen raporda, devletin siyasi liderlere, iş adamlarına ve aydınlara karşı yürüttüğü kampanyalara işaret edildi. Türkiye'deki dini azınlıklara kısıtlamalar yapıldığına dair iddiaların ağırlıkta olduğu raporda, "raporun hazırlandığı dönemde, ülkedeki laik elitin desteğiyle ordu ve yargı Müslümanlara karşı gizli ve açık savaşına devam etti" denildi. "Türkiye'nin başörtüsüne yönelik 50 yıllık yasakları uygulamaya devam ettiği bildirilen raporda, bu yasak yüzünden üniversitelerde ve kamu kurumlarındaki çok sayıdaki insanın mağdur olduğuna; öğrencilerin okullardan, öğretmenlerin işlerinden atıldığına ve başörtülü kızların üniversitelere kayıt yaptıramadıklarına yer verildi.

Yargıtay Başkanı Sami Selçuk, Adli Yıl'ın açılış töreninde yaptığı konuşmada yazılı hukukta hala düşünce özgürlüğünü tehdit eden, Türkiye'yi Uluslararası alanda ve AB düzleminde zor durumlara sokan ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nde bir günde 11 kez hüküm giyebilmesine neden olan düzenlemeler bulunduğunu söyledi. "Hukukumuzda kötülük çiçekleri gibi duran kötü huylu maddeler var" diyen Selçuk, yasada olmayan suçtan kimseye ceza verilemeyeceğini ve yasalara göre insanların hangi eyleminin suç sayıldığını bilmesi gerektiğini hatırlattı.

Türkiye'yi tam üyeliğe hazırlama sürecine ilişkin yönetmelik, Avrupa Parlamentosu Genel Kurul oturumunda kabul edildi. Avrupa Parlamentosu'nda yönetmelikle ilgili kabul edilen değişiklik önergelerinde, Türkiye'nin ekonomik ve sosyal gelişmesine yönelik yardımlar verilirken, nükleer enerji projelerinin dışlanması, idam cezasına karşı girişimlere ve "azınlık haklarına" öncelik verilmesi istendi.

Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, "Yargıda irticacı ve bölücü var" sözlerine " Kimse töhmet altında bırakılamaz. Yargının en üst düzeyinde yapılan iddialar somut delillere dayanmalıdır" diye tepki gösterdi.

DÜNYA İNSAN HAKLARI RAPORU

ABD: ABD ordusunun Kosova'da görev yapan Amerikalı askerlerle ilgili olarak hazırladığı bir raporda dokuz Amerikan askerinin korumakla yükümlü olduğu sivilleri dövdüğü, tehdit ettiği ve yasadışı olarak gözaltına aldığı kaydedildi. Üvey kızını öldürmekten idama mahkum Ricky McGinn adlı şahıs, zehirli iğneyle idam edildi. Virginia eyaletinde genç bir kızı tecavüz edip öldürmekle suçlanan İtalyan asıllı Amerikan vatandaşı Derek R. Barnabei zehirli iğne ile idam edildi.

BELÇİKA: Flaman bölgesinde 800 şirket patronu "Irkçılığa Karşı Sözleşme" belgesi imzaladılar.

BOSNA HERSEK: Bosna'nın kuzeybatısında, savaş sırasında öldürülen 22 kişinin cesetlerinin yer aldığı bir toplu mezar bulundu. İvan Polje bölgesinde 1992 yılında Sırplar tarafından katledilen Boşnakların gömüldüğü 50 kişilik bir toplu mezar bulundu.

BOLİVYA: Köylülerin protesto gösterileri sırasında çıkan çatışmalarda 5 köylü öldürüldü.

BREZİLYA: 1993 yılında 70 sokak çocuğunun polis tarafından öldürüldüğü katliamdan sağ kurtulan tanık, 3 kardeşi ve babaannesi ile oturduğu evin önünde öldürüldü. Uluslararası Af Örgütü'nün Brezilya bürosundaki bir yetkiliye gönderilen bombalı bir mektup imha edildi.

BURUNDİ: Hutu kökenli isyancılar ile askerler arasında çıkan çatışmada 7 asker ve 18 sivil öldü. Rutana yakınlarındaki isyancıların bir başka saldırısında da 4 sivilin öldüğü açıklandı. Hutu varoşlarında meydana gelen çatışmalarda ise 5 isyancı ve 4 askerin öldüğü belirtildi.

CEZAYİR: Ülkenin çeşitli yerlerinde yaşanan şiddet olaylarında toplam 50 kişi öldü.

ÇEÇENİSTAN: Çeçenistan'ın Türkiye ve Ortadoğu temsilcisi Rahman Duşuev, Eresin Otel'de düzenlediği basın toplantısında, iki yıl önce başlayan ve hala devam eden Rus saldırıları sonucu Çeçenistan'da yaşanan dramı anlattı. Savaşın başından bu yana 502.803 kişinin evini terk etmek zorunda kaldığını belirten Duşuev, "bunlardan İnguşetya'da bugüne kadar resmen mülteci olarak kayıtlara geçenlerin sayısı 160 bin, kayıtlı olamayanların sayısı 52 bindir. Kuzey Kafkasyanın diğer bölgelerinde Kuzey Osetya, Dağıstan ve Kabartay Cumhuriyeti'nde 14 bin Çeçen mülteci bulunuyor" dedi. Rusların insanlık dışı saldırıları sonucu 40-45 bin arasında sivil Çeçen'in hayatını kaybettiğini, Çeçen ordusuna bağlı 3 bin mücahidin şehit olduğunu bildirdi.

ÇİN: Rüşvet almakla suçlanan Cheng Kejie adlı parlamenter idam edildi. Tiananmen Meydanı'ndaki demokrasi yanlısı gösterilerin liderlerinden Wuer Kaixi, Sincan Özerk Bölgesi'nde "etnik nefretin hüküm sürdüğünü" söyledi. Sincan Uygur Özerk bölgesinde meydana gelen patlamada 60 kişi öldü. McDonald's için oyuncak üreten Çin'deki fabrikanın, küçük çocukları çok kötü koşullarda çalıştırdığı yolundaki haberler üzerine, çocukları işten attığı belirtildi.

ENDONEZYA: Suharto aleyhine açılan "yolsuzluk davasının" düşmesi üzerine meydana gelen olaylarda bir öğrenci öldürüldü, onlarca kişi de yaralandı. Ülkenin çeşitli bölgelerinde başta din farklılığı olmak üzere çeşitli nedenlerle çıkan çatışmalarda 22 kişi öldü. Gerillalarla güvenlik güçleri arasında meydana gelen çatışmalarda 7 kişinin öldüğü bildirildi. Aceh eyaletinde 14 asker ve polisin yaralandığı, 6 sivilin öldüğü açıklandı. Batı Timor bölgesinde Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'ne ait bir binaya Cakarta yanlıları tarafından düzenlenen saldırıda 3 kişi öldü.

FİLİPİNLER: Ordu birliklerinin 104 Ebu Sayyaf örgütü militanını öldürdüğü duyuruldu.

FİLİSTİN: Likud Partisi lideri Şaron'un kutsal Haremu'ş-Şerif ziyaretini protesto eden Filistinlilerin üzerine İsrail askerlerinin açtığı ateş sonucu, aralarında çocukların da bulunduğu onlarca kişi öldü, yüzlerce kişi de yaralandı. Uluslararası Af Örgütü bir raporda Filistin Özerk Yönetimi'nin "Mevcut politikalara karşı çıkanları gözaltına aldığı ve ifade özgürlüğü açısından olumsuz bir hava yarattığı" görüşüne yer verdi. Örgütün 15 sayfalık raporunda sadece yasal ifade özgürlüğü hakkını kullanan onlarca Filistinli insan hakları savunucusu, gazeteci, din adamı, yazar, hükümet yetkilisi, sendikacı ve akademisyenin 'düzenli bir biçimde' gözaltına alındığı belirtildi. Uluslararası Af Örgütü, ifade özgürlüğünün baskı altına alındığı gerekçesiyle Filistin yönetimini kınadı.

HİNDİSTAN: Rilindja Gazetesi muhabiri Şevki Popova, ülkenin kuzeyinde öldürüldü. Cammu Keşmir eyaletinin yazlık başkenti Srinagar'da bağımsızlık yanlısı militanlarla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada 7 kişi öldürüldü. Pakistan birliklerinin Hindistan kontrolündeki Keşmir'e topçu ateşinde bulunduğunu belirten yetkililer, 5 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdiler.

İRAN: Reformcu olduğu kaydedilen Haliç-e Fars dergisinin yayını durduruldu.

İSVİÇRE: Oturma izni verilecek yabancıların yüzde 18'le sınırlandırılmasını öngören referandumda, halk öneriye yüzde 60 oranında "hayır" dedi. İsviçre'de 7 milyon olan nüfusun yüzde 19.3'ünü yabancılar oluşturuyor.

İSPANYA: İspanyol yargıç Baltasar Garzon, Arjantin'de katliam, terörizm ve işkenceyle suçlanan Arjantinli Ricardo Miguel Cavallo'nun İspanya'ya verilmesi için yasal süreç başlattı.

İTALYA: Adriyatik sahilinden ülkeye yasadışı yollardan girmek isteyen 60 mülteci; bir gemide 533 mülteci yakalandı. Bologna Başpiskoposu Giacomo Biffi, "ülkenin ulusal kimliğinin korunması için" İtalya'ya kaçak yollardan gelenlerden Müslümanlar yerine Katoliklere öncelik tanınmasını istedi.

KIBRIS RUM KESİMİ: "Para kazanmak " amacıyla gizlice bu ülkeye geçen Hasan Sakıncı ve Kazım Akıncı adlı KKTC vatandaşları, Rum polisi tarafından feci şekilde dövüldükten sonra, ara bölgede bulunan mayınlı alana bırakıldılar.

KIRGIZİSTAN: Yılbaşından bu yana Özbekistan İslam Hareketi sempatizanı olduğu öne sürülen toplam 230 kişi yakalandı.

KOLOMBİYA: Askerlerle gerillalar arasında çıkan çatışmada 21 kişi ölürken, FARC gerillaları ile güvenlik görevlileri arasındaki çatışmalar devam etti; Cali kenti yakınlarında iki restorantı basan gerillalar, 40 kişiyi kaçırdılar.

MISIR: İskenderiye'deki Fransız lisesi, derslere başörtüsüyle girmek isteyen Müslüman bir kız öğrenciyi "Fransız Milli Eğitim sisteminde laiklik değişmez prensiptir" diyerek okula almadı.

PAKİSTAN: İslamabad'da bir pazar yerinde bomba patlaması sonucu 16 kişi hayatını kaybetti. Yüksek Mahkeme, askeri darbeyle devrilen Başbakan Navaz Şerif'in partisi Pakistan Müslümanlar Birliği'nden 7 milletvekili ve parti yöneticisine 1 ay hapis ve çeşitli para cezaları verdi.

PORTEKİZ: Angola'da bir kamyon konvoyuna düzenlenen saldırı sonucu 20 kişi öldü.

RUSYA: Ryazan kentindeki bir pazar yerinde meydana gelen patlamada ilk belirlemelere göre iki kişi hayatını kaybederken bir çok kişinin de yaralandığı bildirildi.

SUDAN: "Hayata yeni bir başlangıç" yapmaları amacıyla, 1500'ü kadın olmak üzere 2.265 mahkum serbest bırakıldı.

SUUDİ ARABİSTAN: Uluslararası Af Örgütü, son on yılda çoğu kocası ve babasını öldüren 28 kadının idam edildiğini açıkladı.

TACİKİSTAN: Başkent Duşanbe'deki bir kilisede meydana gelen patlamalar sonucu 5 kişi öldü, 6 kişi yaralandı. Özbekistan sınırında mayın patlaması sonucu 8 kişi öldü.

YEMEN: Sana'daki mülteci kampından çıkmak istemeyen Filistinli mülteciler üzerine açılan ateş sonucu bir mülteci yaralandı.

YUNANİSTAN: Ülkeye girmeye çalışan 129 mülteci yakalandı; sınırı geçen iki Türk de mayın tarlasında öldü.

______________________

(*) Bu rapor, MAZLUMDER İnsan Hakları İhlallerini İzleme Komisyonu tarafından hazırlanmıştır.

YAYIN BİLGİLERİKategori Adı Yurt İçi RaporlarTarih 2000-09-30
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4643403