Bir Daha Asla 27 Mayıslar, 12 Martlar, 12 Eylüller, 28 Şubatlar ve 27 Nisanlar İstemiyoruz! 28 Şubat darbesinin medya eliyle yarattığı ırkçı fırtına tetikçileri harekete geçirdi ve Akın Birdal'a suikast yapıldı. 28 Şubat, bir korku imparatorluğu yaratmayı hedefledi. Uğruna, özgürlüklerimizi askıya almamızı istedikleri bir korku imparatorluğu. Halkın aptal yerine konduğu, özgürlüklerin lağvedildiği, hukukun, siyasetin, medyanın ve ekonominin apoletlilerin egemenlik sahasına dönüştürüldüğü bir korku imparatorluğu. Darbeciler; başörtüsü yasağını, faili meçhulleri, insanların kurşunlanmasını, ırkçılığı, askeri vesayetin sürmesini hep istediler. Suskun, sindirilmiş, bölünmüş, birbirine düşmanlaşmış bir toplum istediler. Yüzlerce çocuğu müzelerde patlatacak kadar acımasız, camileri bombalayacak kadar gözü kara olan onlar, ellerini kollarını sallayarak darbe planları yapmaya, faili meçhul cinayetleri sürdürmeye, Meclis üzerinde baskı kurmaya, suikastlar planlamaya devam edeceklerini düşündüler. Planlar yaptılar. Girişimlerde bulundular, ama darbelere karşı çıkan toplumsal güçler, insan hakları mücadelesi verenler darbecilerin iştahını kestiler. Darbelere hukuki dayanak olarak kullanılan TSK İç hizmet Kanununun 35. maddesi derhal değiştirilmelidir. Askeri harcamaların denetimine ve denetim raporlarının şeffaflaşmasına imkan verecek şekilde Sayıştay yasasında değişiklik yapılmalıdır. Darbenin bir insanlık suçu olduğuna dair kanunun derhal çıkartılarak darbecilerin zaman aşımından yararlanmalarının önü alınmalıdır. AKV, ASDER, Başkent Kadın Platformu, DSİP , İHH, MAZLUMDER, MEKDAV, Özgür Eğitim Sen
Darbe tehlikesinin bir daha gelmemek üzere gündemden çıkması için darbe girişiminde bulunanların ve gerçekleşmiş darbelerin sorumlularının mahkemelerde hesap vermesi bir zorunluluktur. Nasıl ki Ergenekon gibi, Balyoz gibi teşebbüs halindeki darbe girişimcileri yargıda hesap veriyorlar ise, son anayasa referandumuyla yargılanmaları önündeki engel kaldırılmış olan 12 Eylülcülerin de mahkemelere çıkarılmaları gerekir. Bu konuda yargı sürecinin başlamamış olması bir hayal kırıklığıdır. Tıpkı 12 Eylülcüler gibi fiilen darbe yapmış olan 28 Şubatçı paşalar ve Süleyman Demirel de yargılanmalıdır.