Danıştay Çölaşan a böyle sahip çıktı
08.05.2008
MAZLUMDER Genel Başkan Yardımıcısı Emrullah Beytar,
11 Mart 2008 tarihinde 'darbeyi övdüğü' gerekçesiyle Danıştay
Başsavcısı Tansel Çölaşan hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Beytar'ın
Cumhuriyet Savcılığı'na yaptığı şikayet dilekçesinde şu ifadeler yer
almıştı: "Ankara Barosu'nun düzenlemiş olduğu konferansa konuşmacı
olarak katılan şüpheli Tansel Çölaşan yapmış olduğu konuşmasında 27
Mayıs 1960 askeri darbesini doğru gördüğünü, hukuku ve demokrasiyi
askıya alan darbe eylemini devrim olarak nitelendirmiştir. Şüpheli
Tansel Çölaşan, hukukun güçlenmesini ve demokrasinin yerleşmesini
savunması gerekirken hukuku ve demokrasiyi askıya alan bir fiili
savunur olmuş olması da hukuk mantalitesi içinde kabulü mümkün
değildir. Şüpheli hakkında 5237 sayılı yasanın 215. maddesinde tanımı
yapılmış bulunan suçtan dolayı hakkında kamu davası açılmasını dilerim."GEREKÇE: KOŞULLAR OLUŞMAMIŞDilekçeyi
inceleyen Danıştay'ın cevabı ne mi oldu? İşte MAZLUMDER Genel Başkan
Yardımcısı Emrullah Beytar'a gönderilen ve Danıştay Başkanı Sumru
Çörtoğlu imzasını taşıyan cevap: "Ankara Cumhuriyet
Başsavcılığı basın suçları soruşturma bürosunun 18.03.2008 günlü ve
Basın Soruşturma No: 2008/753, Basın Karar No:2008/5 sayılı görevsizlik
kararı ekinde Başbakanlığımıza gönderilen, Danıştay Başsavcısı Tansel
Çölaşan'a yönelik ilgi şikâyet dilekçeniz incelenmiştir.İnceleme
konusu olayda, şikâyet dilekçesinin işleme konulabilmesi için 2575
sayılı Danıştay Kanunu'nda ön görülen ceza soruşturması ve disiplin
kovuşturması sürecinin başlatılabilmesi için bu kanunda aranılan
koşulların varlığı söz konusu olmadığından, Danıştay meslek mensubu
hakkında yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığı sonucuna ulaşılmıştır.Bilgilerinize rica ederim."Sumru ÇÖRTOĞLU Danıştay Başkanı ÇÖLAŞAN NE DEMİŞTİ?Ankara
Barosu tarafından 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "Kadın Olmak"
konulu sempozyumun, "Hukukta Kadın" başlıklı oturumunda konuşan
Çölaşan, büyük fedakârlıklarla kurulan cumhuriyetin belirsizliğe
gittiğini gören halkın, ihtilal öncesi toplumsal bir öfkeye kapıldığını
öne sürmüş ve "Kimse idam cezasını istemez ama o dönemde bunlar idam
edildiğinde toplumsal bir coşku vardı. 27 Mayıs'ı burada ihtilal olarak
görmek hata olur. 1960 ihtilali aslında bir devrimdir" diye konuşmuştu.habervaktim
FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı
Basında MazlumderTarih
2008-05-08
Okunma Sayısı : 2101