Suriyeli Sivillerin Hedef Alındığı Hava Saldırıları ile İlgili Basın Açıklaması

Suriyeli Sivillerin Atme ve Diğer Bölgelerde Hava Saldırılarının Baş Hedefi ve Kurbanı Olmasına Hiçbir Mazeret veya Meşru Gerekçe Üretilemez

Halkın en temel haklarının onyıllardır gaspedildiği Suriye’de layüsel ve mütegallibe bir yönetime karşı Arap baharının tesiriyle 2011 yılında başlayan barışçı sivil halk gösterilerine şiddetle karşılık verilmesiyle tetiklenen süreçte bugüne kadar çok büyük kısmı sivillerden oluşan ve çoğunluğu rejimin işlediği katliamlar sonucu vuku bulan en az 250 bin can kaybı olduğu tahmin edilmektedir. Bilhassa şehir merkezlerinde sivillerin varlığı ve gündelik hayatın olağan akışı umursanmaksızın yapılan bombardımanlar ile BM tarafından da defaatle kınanan varil bombaları, hemen her biri katliam niteliğindeki sivil kayıpların başlıca sebebi olarak gösterilmektedir. Daha geçen hafta 12 Ağustos Çarşamba günü Şam merkezine muhaliflerce yapılan roket saldırılarıyla en az 10 sivil hayatını kaybetmiş, misilleme gerekçesiyle 12-13 Ağustos tarihlerinde İdlib’de ve Duma, Sakba ve Hammuriye gibi Şam banliyölerinde Esed güçleri tarafından gerçekleştirilen çeşitli hava saldırılarında en az 70 sivil can kaybı olduğu kaydedilmiş, Pazar günkü Duma pazaryeri bombardımanıyla da sivil kayıplar yüzleri bulmuştur.

Suriye’de geçen dört yıldaki sivil kayıpların sorumluluğunun kahir ekseriyeti rejime ve bir kısmı muhalif gruplara atfedilirken IŞİD örgütünün irtikap ettiği katliam ve işgallerle yeni bir bölgesel tehdit görülmesi üzerine oluşan uluslararası koalisyon da son zamanların ciddi sivil kayıplarının başlıca müsebbipleri arasına girmiştir. Bu bağlamda masum sivillerin can kaybının en büyük sebebi olan hava saldırılarının son aylarda koalisyon güçlerine bağlı jetler tarafından da sıklıkla düzenlenmek suretiyle Suriye halkına yönelik uluslararası katliamın boyutunu artırdığı gözlenmektedir. Irak’ın 2003’teki işgalinden bu yana bağımsız veritabanlarına göre ABD bombaları en az 162 bin masum Iraklı sivilin katline sebep olmuş ve Ebu Gureyb gibi grotesk işkence manzaraları IŞİD gibi insanlığın neredeyse bütün ahlâkî değerlerini hiçe sayan örgütlere uç veren süreçlerin tetikleyicileri arasında gösterilmiştir. Durum buyken Suriye’de de ABD öncülüğündeki koalisyon güçleri tarafından sivilleri gözetmeyen hava saldırıları düzenleniyor olması bölge halklarının can güvenliğini veya hukukunu daha çok güvence altına alıyor değildir.

Bütün bu katliamlar silsilesinin sonuncusu olarak yine geçen hafta 11 Ağustos gecesi İdlib kırsalındaki Atme kasabası koalisyon güçleri tarafından hedef alınmış, gerçekleşen hava saldırısında 5’i çocuk olmak üzere en az 8 sivil koalisyon bombalarıyla katledilmiştir. IŞİD’in bugüne kadar girişmiş olduğu ve hukuksuzlukla nitelemenin tasvire yetersiz kaldığı insanlıkdışı fiiller, sivillerin riske atıldığı ve bu elim vak’ada görüldüğü gibi masum insanların canlarını alan hava saldırılarına hiçbir surette mazeret veya meşruiyet üretemez ve açık bir savaş suçu olarak mutlak bir kınamayı ve yargılamayı gerektirmektedir.

Bağımsız gözlem kuruluşları koalisyon güçleri tarafından Suriye’de gerçekleştirilen hava saldırılarında bugüne kadar en az 450 sivilin hayatını kaybettiğini rapor etmiştir. Suriye iç savaşında yaşanan sivil ölümlerinin yüzde 90’dan fazlasının altında imzası olan Esed rejiminin ise varil bombalarıyla sadece Temmuz ayı içerisinde katlettiği sivillerin sayısı 83’ü çocuk, 63’ü kadın olmak üzere 368’dir. Sivilleri hedef alan bütün bu taarruz ve tecavüzler yalnız geride bıraktığı ölü ve yaralı bilançosuyla değil, aynı zamanda yol açtığı ve milyonları yurtsuz bırakan, civar ülkelerde her türlü mahrumiyet ve istismar riskine atan, hatta binlercesine ölüm botlarında umut aratan mültecilik trajedisiyle de ele alınmalıdır.

Birçok bölgesel ve küresel gücün ulusal veya jeo-mezhebî menfaatlerini merkeze alarak müdahil olduğu bu kirli savaşta en ağır bedeli ödeyenlerin yine her dinden, mezhepten ve etnik gruptan masum siviller olduğu her yönüyle ortadadır. Savaş ortamından kaçamayan sivilleri ise insanlık dışı şartlarda hapis, işkence, kaçırılma ve tecavüzler, yahut varil bombaları ve kitle imha silahları tehdidi altında idame edilmeye çalışılan hayatlar beklemektedir.

MAZLUMDER olarak öncelikle geçen hafta Atme’de, İdlib’de, Şam ve banliyölerinde hava saldırılarıyla hayatını kaybeden bütün masum sivillere Allah’tan rahmet ve maktül yakınlarına sabrıcemil diliyoruz.

Hangi taraftan gelirse gelsin, faillerince “ulvî” yahut “stratejik” olarak meşru addedilen hangi amaç uğruna olursa olsun sivilleri hedef ve kurban haline getiren, insanların aziz canlarını bombalamaların “yan hasar”ı görerek tahfif eden her türlü anlayışı mutlak bir biçimde kınıyoruz. Uluslararası İnsanî Hukukun devletlere ve örgütlere ayrımsız, kayıtsız ve şartsız bir biçimde tatbiki ve sivil canların korunması noktasında her türlü tedbirin alınması için dünya halkları ve uluslararası camiayı, devletleri ve devletdışı aktörleri üzerlerine düşeni yapmaya davet ediyoruz.

Dünya kamuoyunu, bütün dünya halklarını ve uluslararası camiayı, başta 2003 Irak işgalinden bu yana sivil mahalleri hesapsızca bombalayarak bölgede yüzbinlerce sivilin ölümüne sebep olmuş, insanlığa karşı sayısız suç işlemiş ABD ve Britanya hükümetlerinin liderlerini, Atme saldırısındaki sivil ölümlerinde sorumluluğu bulunan bütün görevlileri, ayrıca öncelikle Esed olmak üzere varil bombaları, hava saldırıları ve diğer katliam biçimleri ile Suriye halkına savaş açan yerli ve yabancı bütün silâhlı güçleri etkin bir soruşturma ile UCM ve diğer ulusal ve uluslararası yargı mekanizmaları önüne çıkarmak ve cezalandırmak üzere harekete geçmeye davet ediyoruz. MAZLUMDER, Suriye’deki iç savaş öncesinden bu yana Suriye rejiminin baskı ve suistimallerini kararlılıkla ortaya koyduğu gibi savaş süresince insanlığa karşı işlenen bütün suçların da her türlü platformda takipçisi olacaktır.

Halil İbrahim Yenigün
MAZLUMDER Genel Sekreter Yardımcısı

 

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2015-08-19
Okunma Sayısı : 2091
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4643138