Suriye’ de Sivil Can Kaybına Sebep Olan Tüm Operasyonlar Derhal Durdurulmalıdır!

Genelde Ortadoğu’nun birçok bölgesinde, özelde Suriye’de mazlum halkların, küresel ve yerel güçler tarafından kitleler halinde kurban edildiği emperyalist saldırılar tüm can yakıcılığıyla devam ediyor. 

Suriye ölçeğinde 5. Yılına giren, 300 bini aşkın insanın canına mal olan, halkın yarısına yakınını mülteci konumuna düşüren, zulmün her türlüsünün artık normalleştiği bir Suriye sürecine tanık oluyoruz. 

Uluslararası rekabet, çıkar, çekişme ve çatışmaların savaş sahasına dönen, bu acımasız savaşın en zalimce sürdürüldüğü Suriye’de, insanlığın ve insancıl hukuk kapsamında kabul edilen  tüm değer ve normlar çiğnenmiş, adeta Suriye’nin masum halkı, tüm insani ve inanç değerlerinin yok sayıldığı bir zulme maruz bırakılmıştır. 

Tüm bu zalimane saldırıların altında özgürce yaşayabileceği alanlara canı pahasına da olsa bir umutla yolculuk yapan başta Suriye olmak üzere bölge halkının mazlum çocukları, bu yolculuklarında benzer zulümler ve mağduriyetler yaşamaya devam ediyorlar. Zorunlu göçe maruz bırakılan halklar için, Akdeniz adeta mülteciler mezarlığına dönmüştür. Aylan bebeğin Akdeniz kıyılarına vuran masum ve cansız bedeni, bir süre dikkatleri Suriye ve mültecileştirilmiş Ortadoğu çocuklarına çektiği sanılsa da aslında, bu zulümlere sebep ve ortak olanlar, bu halkların acı akıbetlerine aynı duyarsızlık, aynı kibir ve ilgisizlikleriyle tarihin an acımasız ayrımcılıklarına imza atmaya devam etmektedirler.  

Başta ABD olmak üzere, son Paris saldırıları sonrasında Fransa’nın da  etkin rol aldığı koalisyon güçleri tarafından yapılan operasyonların sivil halka verdiği zararın yanı sıra, bu toprakları kendi egemenlik alanlarına dönüştürme ve paylaşma amaçları, IŞID'le savaşma gerekçeleriyle meşrulaştırmalarındaki sahtekarlıkla saklanamayacak kadar aşikâr hale gelmiştir.  

Paramparça edilmiş, halkları darmadağın edilmiş böyle bir Suriye konjönktüründe, sürecin başından beri Esed’in yanında yer alan Rusya, Ekim ayının başından itibaren aldığı karar gereğince bizatihi savaş  uçakları ve diğer savaş araçlarıyla  bu savaşta direkt ve aktif bir pozisyon almıştır. 

Rusya, daha İlk bombardımanlara başlamasıyla beraber, neredeyse IŞİD’in dışındaki tüm gruplara yönelik bombardımanlarında koalisyon güçlerince de yapılan ve hemen hemen  tüm bombalamaların rutini haline gelen sivil can kayıplarının altına imza atmakta gecikmemiştir. 

Geçtiğimiz haftadan itibaren ise hava bombardımanlarına ağırlık vererek, Hatay'ın hemen güneyindeki Türkmen bölgesine yönelik, Esed rejimine bağlı kara güçleri ile bir saldırı başlatmıştır. Rusya’nın hava desteğinde sürdürülen bu operasyonlar yeni zulümlerin ortaya çıkmasını tetiklemiş, pek çok can kaybının yanı sıra binlerce insanın yerlerinden yurtlarından edilmesi tehlikesini bir kez daha gündeme getirmiştir. 

Son olarak ise, haber ajanslarınca paylaşılan ve teyit edilen bilgilere göre; Suriye’nin İdlib ili Eriha bölgesinde Pazar yeri ve sivil yerleşim yerlerini  bombalaması sonucu 40 kişi hayatını kaybetmiş 70  kişinin de yaralandığı bildirilmiştir. Aynı gün akşam ise Azez bölgesine yapmış olduğu yoğun bombardımanlar esnasında da 15 kişiden fazla ölü olduğu ve yaralıların Kilis devlet hastanesine getirildiği bildirilmiştir. Ayrıca bu bombalamalara bağlı olarak, bölgede insani yardım faaliyetlerinde bulunan, İHH vakfına ait olan bir ekmem fırının da isabet alarak kullanılamaz hale geldiği bilgisi vakıf tarafından paylaşılmıştır. 

MAZLUMDER olarak; henüz Suriye’de bir savaş ortamı başlamadan önce, hazırladığımız Suriye Raporuyla tarihe tanıklığımızı, sorumluluk ve duyarlılığımızı gösterdiğimiz gibi, bu savaş sürecine de aynı şahitlik bilinci ve duyarlılığıyla hareket etmeyi önemsemekte olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz.  

Bölgede emperyalist amaçlarla ve Suriye üzerindeki emellerini tahkim etmek üzere bir kavgaya tutuşmuş ve mazlum Suriye Halkı ve toprakları üzerinde telafi edilemez mazlumiyetler, kayıplar ve mağduriyetler oluşturan bu sürece katkı veren ve vermeye devam eden tüm tarafları en güçlü bir ifadeyle kınıyoruz. 

Savaştan etkilenen insanların korunması bağlamında; sivillerin can ve mallarının korunması, vahşice saldırılara maruz kalmalarının engellenmesi, hasta ve yaralılara yardım edilmesi, tıbbi bakım ve korumanın yanı sıra savaş esirlerine insani muamele edilmesini içeren insancıl hukuk normları gereğince, tüm bunların sağlanmasını imkansız hale getiren, savaşın şiddet ve etkisini gereksiz yere büyüten silahların kullanılmasına son verilmesi gerektiği kabulü, tüm tarafların sorumluluğunda olduğunu ve bu sorumluluğun asla ertelenmemesi gerektiğini ifade ediyoruz.  

Ayrıca, Suriye’de dolaylı ya da direkt olarak bu savaşın içinde yer alan tüm tarafları, sivil halkın zarar göreceği bütün operasyonları acilen durdurmaya davet ediyoruz. Savaşan tarafları, siyasi ve diplomatik yollardan barışı sağlama konusunda etkili tavırlar geliştirmeye ve sorun çözülene kadar, mazlum Türkmenler gibi, göç etmek zorunda kalmış başta mazlum Suriye halkı olmak üzere tüm mültecilere sınırlarını hiçbir şarta bağlı kalmaksızın açmaları gerektiğini ifade ediyoruz. 


Hüseyin SEVİM

MAZLUMDER Genel Başkan Yardımcısı

 

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2015-12-01
Okunma Sayısı : 2418
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4644545