Sivillerin Haklarının İhlal Edildiği Girişimleri ve Müdahaleleri Kaygıyla İzliyoruz!

 

Diyarbekir’in Bismil ilçesinde 26 Eylül 2015 tarihinde akşam saatlerinde meydana gelen eylemlerin ardından Kaymakamlık tarafından ertesi gün 14.30’dan itibaren Ulutürk, Tekel, Dumlupınar ve Sırat Mahallelerinde ikinci bir emre kadar sokağa çıkma yasağı ilan edilmiştir. İlan edilen sokağa çıkma yasağının ardından güvenlik güçleri ile PKK bağlantılı YDGH üyeleri arasında yaşanan çatışmalar sırasında saat 18.00 sularında Dumlupınar mahallesinde bir eve roketatar isabet etmiştir. Roketin isabet ettiği evde bulunan 8 yaşındaki Elif Şimşek yaşamını yitirmiş, aynı aileye mensup Pelda, Avaşîn, Bedia, Ahmet ve Mehmet ŞİMŞEK adlı 5 kişi de yaralanmıştır.

Olayda hayatını kaybeden Elif ŞİMŞEK’in, evine isabet eden roketatar mermisi sonucunda hayatını kaybettiği anlaşılmakla beraber basın yayın kuruluşlarınca kim tarafından gerçekleştirildiği hakkında farklı iddialar öne sürülmüştür. Bu iddialardan biri, olayın polis tarafından gerçekleştirildiği yönündedir. Diğer iddia ise bazı görgü tanıklarının ifadelerine dayanmakta ve bu ifadelere göre YDGH’ye mensup bir gencin zırhlı aracı hedef alarak roketatarlı saldırıda bulunduğu ancak roketin aracı ıskalayarak Elif Şimşek ve ailesinin oturduğu eve isabet ettirdiği yönünde olmuştur. Olayın bu haliyle tam olarak kim tarafından gerçekleştirildiği tarafımızca tespit edilememekle birlikte çatışmaların sivil alanlara çekildikten sonra meydana gelen olaylarda hayatını kaybeden diğer sivil ölümlerinden farklı olmadığı anlaşılmaktadır.

Yine Bismil’de sokağa çıkma yasağı sürerken YDG-H üyesi olduğu iddiasyla, Halil Kurtiş (19), Şimşek ailesinin evine roketi atan kişi olduğu iddiasıyla Agit Yıldız (22) ve hakkında kesin bir iddia bulunmayan Berat Güzel (14) isimli kişilerin de polis tarafından ateşli silahlarla öldüğü öğrenilmiştir.

MAZLUMDER olarak Eif Şimşek’in ölümüne sebep olan söz konusu saldırı kimden gelmiş olursa olsun kınıyoruz. Bu saldırı ile ilgili adil ve etkin bir şekilde soruşturma yürütülerek fiilin emniyet güçlerince gerçekleştirilmiş olması halinde sorumluların tespit edilip açığa alınmasını, haklarında adli ve idari yönden işlemlerin yürütülmesini talep ediyoruz. Ayrıca ismi geçen diğer kişilerle yaşam hakkı ihlalleriyle ilgili etkin soruşturma yürütülmesini, sivil olup olmadıkları yahut yargısız infaz olup olmadığının bağımsız bir heyet tarafından yürütülecek bir çalışma neticesinde açığa kavuşturulmasını talep ediyoruz.

Bunun yanında devlet tarafından yapılan operasyonlarda sivil kayıplarının önüne geçilmesi amacıyla sivillerin yaşam haklarını koruyacak tedbirler alınmasının devletin pozitif sorumluluğunun bir gereği olduğunu hatırlatırız.

Yine MAZLUMDER olarak farklı tarihlerde yaptığımız açıklamalarla PKK tarafından savaşın sivil alanlara taşınması stratejisinden vazgeçilerek çatışmaların derhal sivil alanlardan uzaklaştırılmasına dair ısrarla çağrıda bulunmuştuk. Sivillerin yaşam alanlarına taşınan çatışmaların bu tür can kayıplarına neden olduğu bir vaka olmakla beraber gerçekleşen her sivil can kaybından PKK’nin de en az devlet kadar sorumlu olduğunu belirtmek isteriz. Bu nedenle söz konusu çağrımızı bu vesileyle tekrarlıyoruz.

27 Eylül Pazartesi Sur ilçesine bağlı Fatih Paşa Mahallesi’nde Hüda-Par’a yakın bir aile ile YDGH grubuna mensup kişiler arasında evlerinin önüne kazılmak istenen hendek ve damlarına gerilmek istenen bir branda nedeniyle meydana gelen münakaşanın ardından saat 23.30 civarında ailenin bulunduğu eve silahlı saldırıda bulunulmuştur. Ailenin iddiasına göre saldırı sabaha kadar bazı aralıklarla devam etmiştir. Evlerinde rehin kalan aileyi Hüda-Par yetkililerinden bir heyet mahalleye giderek güvenli bir şekilde çıkarmıştır.

28 Eylül tarihinde ise Diyarbekir Merkez Sur ilçesi, Eski Yoğurt Pazarı Sokağı’nda bulunan bir patlayıcının infilak etmesi sonucu yaşları 10 ile 16 arasında değişen 5 çocuk ağır şekilde yaralanmıştır.

Yine her fırsatta dile getirdiğimiz üzere YDGH tarafından benimsenen barikat kurma, hendek kazma ve patlayıcı tuzaklama şeklindeki hareket tarzı, sivillerin günlük hayatını baltalamakta, kişilerin kamu hizmetlerinden faydalanamamasına neden olmakta ve bunlara sebep olarak ortaya çıkan öz-yönetim ilanları self-determinasyon (kendini yönetme) hakkının meşruiyetine zarar vermektedir.

Ayrıca devletin kolluk güçleri tarafından yapılan operasyonlarda sivil hayatın zarar görmemesi ilkesi gözetilmemekte, birçok örnekte görüldüğü gibi sivil-milis ayrımı yapmadan sokaklar ve evler hedef alınmakta, sivillerin yaşam hakkı başta olmak üzere en temel haklar tehlikeye atılmaktadır. Unutulmamalıdır ki bir yerde kaç suçlu/zanlı olursa olsun tek bir masum/sivil dahi varsa onun yaşam hakkını gözetmek devletin temel sorumluluğudur.

MAZLUMDER olarak mezkur olaylarda ölenlere Allah’tan rahmet, ailelerine sabır ve yaralılara acil şifalar diliyoruz. PKK ve onunla bağlantılı YDGH grubunun sivillerin can ve mal kayıplarına neden olması ve diğer hak ve özgürlükleri ihlal etmesi nedeniyle çatışmaları sivil alandan bir an evvel uzaklaştırmasını, hendek kazma, barikat kurma ve patlayıcı tuzaklama şeklindeki faaliyetlerini sonlandırmasını, devletin de gerçekleştirdiği operasyonlarda sivillerin haklarını güvence altına alıp koruyan tedbirleri almasını, tarafların çatışmasızlık sürecini hızlı bir şekilde işletilerek tekrar masaya dönmesi çağrısını yineliyoruz.

MAZLUMDER Çatışma İzleme ve Çözüm Grubu

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2015-09-30
Okunma Sayısı : 1750
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4644522