Mülteci Katliamına “DUR” Diyelim!

Dünyanın gözleri önünde milyonlarca mülteciye; sefalet ve trajedi yaşatılmaya devam ediyor. Mülteci sayısında ve mültecilerin ölümünde her geçen gün yeni rekorlar kırılıyor.

Suriye ve benzeri (Irak, Afganistan, Somali gibi) çatışma bölgelerinde, silahlardan kaçarak hayata tutunmaya çalışan insanlar; yollarda, sınırlarda hayatlarını kaybetmeye devam ediyor.

Bundan yaklaşık 10 gün önce, Bodrum’da, Yunanistan’a geçmek isteyen mültecilerden 12 kişi boğularak hayatını kaybetmiş; bunlar arasında yer alan küçük yaştaki Alan Kurdi’nin ölümünü gösteren fotoğraf, büyük ses getirmişti. Bu vesileyle, oluşan hassasiyet üzerine, aylardır Makedonya ve diğer Balkan ülkelerinde bekletilen Suriyeli mültecilerin kabul edilmeye başlandı.

Fransa Başbakanının 24 bin Suriyeli mülteciyi kabul edeceklerini, Beyaz Saray’ın (ABD’nin) on bin Suriyeli mülteciyi kabul edeceğini açıklaması medyada çokça yer almış olsa da, Türkiye, Lübnan ve Ürdün’deki milyonlarca mültecinin durumu dikkate alındığında ifade edilen sayıların çok düşük kaldığı aşikardır. Slovakya’nın sadece 200 Hıristiyan mülteciyi kabul edeceğini açıklaması; Macar başbakanının ise mültecileri “Hristiyan kökenlerine tehdit” olarak algıladığını açıklaması, mültecilere olan yaklaşımı göstermesi açısında ibret vericidir.

Dünya Devletleri ve özellikle AB ülkeleri, mültecilerin girişini engellemek için yeni tedbirler alıyor ve yeni duvarla inşa ediyorlar. Gerçek şu ki; mültecilerin girişini engellemek için alınan güvenlik tedbirleri, mültecilerin daha tehlikeli yolları denemesine ve daha çok can kaybına neden oluyor.  Devletler, sınır güvenlikleri için harcadıkları parayı mültecileri korumak için harcasalardı, mülteciler ölümcül yolları kullanmak zorunda kalmayacaklar ve daha az harcama yapmış olacaklardı.

2014 yılında, Akdeniz’den Avrupa’ya geçmeye çalışırken ölen mültecilerin sayısı en az 3600 kişidir.  2015 yılında ise çok daha fazla sayıda ölen oldu ve hala ölüm haberleri gelmeye devam ediyor. Örneğin; son olarak dün; Suriye’deki savaş nedeniyle evini, yurdunu tek eden, mülteci olarak yollara düşen insanlardan oluşan bir grup mültecinin içinde bulunduğu bot; Aydın’ın Didim ilçesinden Yunanistan adalarına geçmeye çalışırken batmış ve neticede 15’i çocuk 34 kişi ölmüştür.

Suriye’deki iç savaş nedeniyle, ölümden, tecavüzden, varil bombasından kaçan insanlar, binlerce mülteci yollarda ölmeye devam ediyor. Türkiye’nin Suriyeli mülteciler için “açık kapı” politikasını sona erdirmesi nedeniyle, bir kısmı, daha ülkesinden çıkacağı sırada Türkiye-Suriye sınırında silahla vurularak hayatını kaybediyor. Türkiye ile Yunanistan arasında arasındaki kara ve deniz sınırını geçerek Avrupa’ya geçmeye çalışan Suriyeli mültecilerin ölümüne dair peş peşe haberler alınsa da, değişen bir şey olmuyor.

Suriye’deki iç savaş sona ermedikçe, mülteciler yaşayabilecekleri yerlere, zorunlu olarak akmaya devam edecekler. Suriye’deki iç savaşın sona ermesi için çaba göstermeyen devletler; başta mülteci kabul etmeyen Körfez ülkeleri ve Suudi Arabistan dahil birçok İslam ülkesi ile ABD ve Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi uluslararası teşkilatlar, Suriye’de ölen yüz binlerce insanın ve mültecilerin yaşadıkları trajediden sorumlu olacaklardır.

Şimdiye kadar, binlerce mültecinin ölümünden kimse kendini sorumlu görmüyor. Neredeyse herkes suçu başkasına atma ve mültecileri de kendinden uzak tutma çabasında… Yani siyasi ve hukuki olarak ortada sorumlu kimse yok.

Esasen tek bir suçlu aramak veya başkasını suçlamak yerine, herkes kendini sorgulamalıdır. Devlet, toplum, sivil toplum kuruluşu veya birey olarak her birimiz bir parça sorumluyuz. Başkalarını suçlamadan önce, biz mültecilere olan insani sorumluluğumuzu ne kadar yerine getirebildik? Zulümden kaçan insanlara insanca yaşayabilecekleri bir ortamı ne kadar sağladık? sorusunun cevabı üzerinde düşünmemiz gerekiyor.

   MAZLUMDER Mülteci Hakları Merkezi

 

 

 

FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basın AçıklamalarıTarih 2015-09-14
Okunma Sayısı : 2666
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4644966