MAZLUMDER VE HASANKEYF!..

Ülkede insan hakları mücadelesini etkin şekilde veren sayılı insan hakları örgütlerinden birisi de, kısa adı 'MAZLUMDER' olan İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği'dir. İnsan hak ihlallerinin yoğun şekilde yaşanmaya başladığı 1990'ın hemen başında kurulan MAZLUMDER, ülkemizde insan hakları bilincinin gelişmesine önemli katkılarıyla bilinmekte ve tanınmaktadır.

Bu derneğin Batman'ımızda da şubesi bulunuyor. Kentteki her türlü insan hak ihlallerinin üzerine giden MAZLUMDER Batman şubesi gerçeği de biliniyor. Batman'ımızın en güzel anıtının yapılmasında da bu örgütün büyük emeği var.

Gülistan Caddesi'nde bulunan 'İnsan Hakları Anıtı'ndan söz ediyorum. MAZLUMDER Batman şubesi, dünyada belki de örneği bulunmayan, varsa bile benim duymadığım İnsan Hakları Anıtı'nı, Batman Belediyesi ve İHD şubesiyle kurmuştur. Hani insan hakları ile ilgili basın açıklamalarının okunduğu anıttan bahsediyorum.

Tüm dünyayı ayırımsız kucaklamayı simgeleyen yerküreyi avuçlayan iki el ve dünya küresinin üzerinde barışı simgeleyen güvercin figürünün bulunduğu anıtın bir yanında İnsan Hakları Evrensel Bildirgesinin tam metni, diğer yanda ise Kur'ani Kerim'den insan hakları ile ilgili ayetler ve Veda Hutbesi. İşte bahse konu anıtın özelliği...

MAZLUMDER'li yöneticilerin fikirleriyle kentimize kazandırılan anıta, bu derneğin referansını aldığı başka önemli sözler de konulmak istenmişti. Ancak çok yer kapladığından vazgeçilmişti.

Referanstan söz etmişken, MAZLUMDER'in tarihi referansını nereden aldığına dair bilgiyi, MAZLUMDER kaynaklarından hatırlatayım. MAZLUMDER kayıtlarında referans şöyle ifade edilmektedir: "MAZLUMDER tarihi referansını, Mekke'de yeminle kurulan ve ayrımsız uygulamalarla mazlumdan yana, zalime karşı tavır alarak başarılı çalışmalar yapan, Hz. Peygamber'in de içinde olduğu ve peygamberliğinden sonra da olumlu atıflarla bahsettiği Hilfu'l-Fudul oluşumundan alır. On Emir, Hamurrabi Kanunları, Hilfu'ul Fudul, Medine Vesikası, Manga Carta, ABD Bağımsızlık Bildirgesi, Virginia İnsan Hakları Bildirgesi, Fransız Yurttaş Hakları Bildirgesi, Evrensel İnsan Hakları Bildirgesi, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi vb. insanlığın ortak kazanımı olan tüm metinlerden yola çıkarak, barışın korunması, haksızlığın giderilmesi mücadelesini verir."

MAZLUMDER'in pratiğine baktığımızda, bu ifadelere bağlı kaldıklarını ifade edebilirim.

"Kim olursa olsun zalime karşı, kim olursa olsun mazlumdan yana" şiarıyla ve "Mazluma kimliği sorulmaz" söylemiyle mücadele veren bu örgütü çok önemsediğimi biliyorsunuz. İnsanlara karşılıksız hizmet veren, diğer insanların mutluluğu ve saadeti için fedakârlıkta bulunan her gönüllü hareketi desteklediğim gibi, MAZLUMDER'i de savunuyor ve destekliyorum.

Bu uzun girişi neden yaptım?

Hafta sonunda MAZLUMDER Genel Başkanı ve çok sayıda ilimizin şube Başkanı kentimizdeydi. MAZLUMDER Batman şubesinde genel yönetim ve idare kurulu toplantılarını yapmak için kentimize gelen Mazlumderli yöneticiler, antik kent Hasankeyf'i de sahiplendiler. Batman şubesi zaten Hasankeyf'i savunuyor ve bir çok boyutuyla insan haklarına aykırı olan Ilısu Barajı projesine karşı çıkıyordu. Ancak Hasankeyf'in Mazlumder tarafından genel merkez düzeyinde sahiplenmesi çok önemli bir gelişmedir.

MAZLUMDER Genel Başkanı Sayın Dr. Ömer Faruk Gergerlioğlu, Hasankeyf'i sular altında bırakacak olan Ilısu Barajı projesine karşı açık tavır aldı. Duyarlı çevrelere verdiğim desteği göstermek için açıklamalarına yer veriyorum. Sayın Gergerlioğlu'nun, 'Hasankeyf yaşatılmalı' başlıklı yazılı açıklamasını da siz saygıdeğer okurlara sunmak istiyorum:

"Bütün insanlığın ortak mirası olan ve 10 bin yılı aşkın tarihe sahip Hasankeyf'i sular altında bırakacak Ilısu Barajı projesi toplumun bütün duyarlı kesimlerini kaygılandırdığı gibi, bir insan hakları örgütü olarak MAZLUMDER'i de kaygılandırmakta ve yaratacağı tahribat nedeniyle derneğimizi doğrudan ilgilendirmektedir. Doğa derneği'nin verilerine göre Ilısu barajıyla birlikte en az 60 bin insan göç edecek, onlarca köy ve binlerce dönüm birinci sınıf tarım arazisi, bölgedeki 300'den fazla arkeolojik alandan 83'ü, bununla birlikte bölgeye has onlarca canlı türünün yuvalanma ve üreme alanları da sular altında kalacak, Dicle'deki ekolojik sistem büyük zarar görecektir. 30 yılı aşkın süredir 1. Derece Arkeolojik Sit Alanı olan Hasankeyf, tarihsel ve kültürel miras olmasının yanı sıra 'Doğal Anıt' niteliğindedir. Yasalarımızda açıkça ifade edilen; 'Taşınmaz kültür varlıkları ve parçalarının, bulundukları yerlerde korunmaları esastır' maddesine uyulmalıdır. Sayın Başbakan, Batman'da yıllar önce yaptığı konuşmada, 'DSİ şu anda Hasankeyf'i kurtarma hazırlığında. Avusturya'da Ilısu Barajı'na talipli olan müteahhitlerle görüştüğümüzde projelerini Hasankeyf'i, Ilısu'ya gömmemeleri şeklinde hazırlamalarını istedim. Yaklaşık 40 medeniyetin geçtiği Antik Kenti, Ilısu Barajı'na feda edemeyiz. Dünya medeniyetlerine beşiklik eden Hasankeyf'i dünya turizmine açmaya kararlıyız' diyerek duyarlı çevreleri sevindirmişti. Bugünkü yaklaşımları son derece düşündürücüdür. Ayrıca, bölgede geçmişte yapılan baraj projelerinin vaat edilenin aksine kazançtan çok kayıp getirdiği çok açıktır. Ekonomik ve sosyal yaşama hiçbir katkı sunmayacağı gibi on binlerce insanı zorunlu göçe tabi tutarak sosyal ve psikolojik tahribatlara yol açacak böyle bir projenin mantıklı izahı yoktur. Kurtarma projesi adı altında, Hasankeyf'in taşınması projesi gerçekçi değildir. Hasankeyf'i kurtarmanın tek yolu Ilısu baraj projesini iptal etmek ve birçok çevre örgütünün de dediği gibi bölgeyi UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine dâhil etmektir. MAZLUMDER olarak kamu otoritesini, Hasankeyf'in 'taşınması' adı altındaki kurmaca ve aldatma niyetli söylemlerine son vermeye; bireylerin sosyal ve ekonomik haklarına, çevre haklarına ve kültürel haklarına saygı göstermeye davet ediyoruz."

MAZLUMDER Genel Başkanı sayın Gergerlioğlu'nun bu duyarlılığı takdire şayandır. Ilısu projesinin insan hakları ile ilgili bir çok boyutu Mazlumder'i de ilgilendirmektedir. Genel merkez düzeyinde Hasankeyf'i sahiplenmelerinin temel nedeni de budur.

Hasankeyf, gerçekten de insanlık ailesi için önemli bir değerdir. Kur'ani Kerim'de, insanların tarihten, yüzyıllar önce yaşamış, taşları yontarak kendilerine evler yapmış güçlü insanlardan ibret almasına işaret eden ayetler var. Bir örnek vereyim: "Semud (toplumuna da) kardeşleri Salih'i (gönderdik. Salih:) 'Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, sizin O'ndan başka ilahınız yoktur... (Allah'ın) Ad (kavminden) sonra sizi halifeler kıldığını ve sizi yeryüzünde (güç ve servetle) yerleştirdiğini hatırlayın. Ki onun düzlüklerinde köşkler kuruyor, dağlardan evler yontuyordunuz. Şu halde Allah'ın nimetlerini hatırlayın, yeryüzünde bozguncular olarak karışıklık çıkarmayın. (Araf Suresi, 73-74)." İbret almak için tarihe bakmak açısından bile olsa Hasankeyf mağaralarının korunması bence çok önemlidir. MAZLUMDER genel merkez yöneticilerine duyarlılıklarından ötürü teşekkür ediyor, kamu otoritesini de antik kent politikasını bir kez daha gözden geçirmeye davet ediyorum.

Hasan ARGUNAĞA

Hasan ARGUNAĞA
04.05.09 Batman Çağdaş Gazetesi
FAALİYET BİLGİLERİKategori Adı Basında MazlumderTarih 2009-05-05
Okunma Sayısı : 3178
Şube ve Temsilcilerimiz
mazlumder-genel-merkez
İnsan Hakları ve Mazlumlar İçin Dayanışma Derneği - MAZLUMDER GENEL MERKEZ
Adres: Molla Gürani Mh. Şehit Pilot Mahmut Nedim Sk, No: 5 Kat: 4 Fatih / İSTANBUL (Aksaray Metro Durağı B Kapısı Karşısı)
E-posta: mazlumder[a]gmail.com | Telefon: +90 (0212) 526 2440 | Faks: +90 (0212) 526 2438

Ziyaretçi Sayımız : 4645160